Hac ve umre ibadetlerini çeşitli açılardan dinlemeye ve anlamaya kafa yordum.

Bu cümleden olarak kimi gördüysem, neyi bulduysam, hepsine hac ve umreyi sordum. Sağolsunlar kırmadılar.

Tek cümle hatta tek kelimeyle de olsa samimiyetle cevap verdiler.

Hac ve umreyi ayetlere sordum

‘’Hakk’ın kulları üzerindeki hakkı’’dediler.

Hadislere sordum

‘’Arafat’’dediler,’’Meşakket’’dediler.

Peygamberlere sordum

‘’Kulluk’’dediler,’’Sadakat’’dediler,’’Teslimiyet’’dediler.

Alimlere sordum

‘’Sabır’’dediler.

Ariflere sordum

‘’Sükut’’dediler.

Dervişlere sordum

‘’Zikir’’ dediler.

Münevverlere sordum

‘’Fikir’’dediler.

Filozoflara sordum

‘’İnsanın anlam ile buluşması’’dediler.

Dilcilere sordum

‘’Ziyaret’’dediler.

Aşçılara sordum

‘’Ziyafet’’dediler.

Karilere sordum

‘’Tilavet’’dediler.

Fakihlere sordum

‘’İbadet’’dediler.

Müfessirlere sordum

‘’Ayet’’dediler.

Tüccarlara sordum

‘’Bereket’’dediler.

Sporculara sordum

‘’Hareket’’dediler.

Sanatçılara sordum

‘’Muhabbet’’dediler.

Hakimlere sordum

‘’Berat’’dediler.

Hekimlere sordum

‘’Sıhhat ve afiyet’’dediler.

Şairlere sordum

‘’Şiir’’dediler.

Şehitlere sordum

‘’Şuur’’dediler.

Muallimlere sordum

‘’Mekteb’’dediler.

Gidenlere sordum

‘’İkrar’’dediler.

Gelenlere sordum

‘’Tekrar’’dediler.

Kalanlara sordum

‘’Nasip’’dediler.

Komutanlara sordum

‘’Şeytana meydan okumak’’dediler.

Şoförlere sordum

‘’Bir mübarek sefer’’ dediler.

Mevsimlere sordum

‘’Bahar’’ dediler.

Matematikçilere sordum

‘’1’e 100.000’’dediler.

Hikmet erbabına sordum

‘’Dünya’daki mahşer’’ dediler.

Gazetecilere sordum

‘’Manşet’’dediler.

Dava adamlarına sordum

‘’Vahdet’’dediler.

Meleklere sordum

‘’Rahmet’’dediler.

Terzilere sordum

‘’Dünya atölyesinde ömür kumaşının   iman iğnesi ve salih amel düğmeleriyle dikildiği takva elbisesi’’dediler.

Gafillere sordum

‘’Araplara para yedirmek’’dediler.

Cahillere sordum

‘’Gidip gelmek’’dediler.

Müteahhitlere sordum

‘’Ruhsal ve bedensel dönüşüm’’dediler.

Vaizlere sordum

‘’Kainata kurulmuş kürsü’’dediler.

Müezzinlere sordum

‘’Davete icabet’’dediler.

İmamlara sordum

‘’Ne kalabalık cemaat’’dediler.

Mübarek mekanlardaki görevlilere sordum

‘’Yallah Haci’’dediler.

İşçilere sordum

‘’Alınteri’’dediler.

Erenlere sordum

‘’Gözyaşı’’dediler.

Sadıklara sordum

‘’Ahde Vefa’’dediler.

Tövbekarlara sordum

‘’Günahlara veda’’dediler.

Arayanlara sordum

‘’Bulmak’’dediler.

Bulanlara sordum

‘’Aramak’’dediler.

Büyüklere sordum

‘’Anlamak’’dediler.

Mürşidlere sordum

‘’Deliler gibi çağlamak, çocuklar gibi ağlamak, aşıklar gibi gönülden bağlanmak’’dediler.

Akillere sordum

‘’Bilmek’’dediler.

Kamillere sordum

‘’Olmak’’dediler.

Kaşiflere sordum

‘’Dalmak’’dediler.

Velilere sordum

‘’Ölmeden önce ölmek’’dediler.

Bülbülere sordum

‘’Gülistan’’dediler.

Aşıklara sordum

‘’Vuslat’’dediler.