Ayasofya Câmii'ne "Bizans Müzesi" hakâretinin sahîh târihçesi (139)
Bahis mevzûu mebl̃ağın tam mik̆dârının tesbîtini, Târih Prof. Dr. Mustafa Keskin’e medyûnuz. Keskin, Mustafa Kemâl̃'in, kısaca ATASE olarak bilinen Genelkurmay Askerî Tarih ve Stratejik Etüt ve Denetleme Başkanlığı Arşivi'nde bulduğu şahsî kayıdlarına (ATASE A, D.107, F:1-346) istinâden, peyderpey gönderilen mebl̃âğların târih sırasıyle ve İngiliz Lirası karşılıklarıyle bir dökümünü çıkarmıştır (Hindistan Müslümanları'nın Millî Mücadelede Türkiye'ye Yardımları -1919/1923-, Kayseri: Erciyes Üni. Yl., 1991, s. 91). Onun hazırladığı cetvele, biz de, Cezmi Tezcan'ın Doktora Tezinden ulaştık. (Cezmi Tezcan, Tekâlif-i Harbiye ve Tekâlif-i Milliye Örneklerinde Savaş Dönemleri Mâlî Politikaları, Doktora Tezi, Ankara Üni. Türk İnkılâp Tar. Enst., 2005, s. 195)
Buna göre, Hind Hil̃âfet Hey'eti
tarafından, Aralık 1921'den Ağustos 1923'e kadar gönderilen yardımlar, 122 bin
İngiliz lirasına veyâ takrîben 800 bin lira gibi külliyetli bir mebl̃ağa
ulaşmaktadır. Bu fedâk̃âr insanların, Hil̃âfeti korumak gâyesiyle gönderdikleri
bu mebl̃ağın, Hil̃âfetin l̃ağvedilip yerine İsl̃âm aleyhdârı totaliter bir
rejim kurmak için kullanıldığını gördükleri zamân nasıl kahroldukları ve
bedduâlarının Arş-ı Âl̃â'ya yükseldiği tahmîn olunabilir… (Yeni Söz, 7.10.2018/18)
İş Bankası’nın
Hazîne’ye devri îcâb eden hisseleri
2018’de yaptığımız neşriyâttan
hatırlatmak istediğimiz bir husûs da, İş Bankası’nın bir kısım hisselerinin
Hazîne’ye devri mes’elesidir.
O zamân Adâlet nâmına şu talebi
dermeyân etmiştik:
Haksızlık
üzerine kurulu bu bankanın hiç olmazsa %28,09 oranındaki M. Kemâl̃ hisseleri,
kânûnî bir düzenlemeyle, aslî mâlik olan Hazîne'ye devredilmeli, bu meyânda
Banka'nın idâresiyle al̃âkalı haksızlıklar da giderilmelidir. Şimdiye kadar
bunu gerçekleştirmek için gayret sarfetmemiş bütün Hük̃ûmetler ve Millet
Vekîlleri vebâl̃ altındadır…
Bu
talebin mesnedini de şu sûretle îzâh etmiştik:
Günümüzde T. İş Bankası'nın sermâye
yapısına bakıldığında, üç sermâyedâr grupunun Banka'da söz sâhibi olduğu
görülüyor:
- % 40,12 oranında T. İş Bankası Mensupları Munzam Sandık
Vakfı;
- % 31,79 oranında halk hisseleri;
- % 28,09 oranında Mustafa Kemâl̃'den mîrâs kalan hisseler.
Bunların içerisinde, idârede,
binâenaleyh Bankanın gidişâtında ağır basan, BASİSEN'in (İş Bankası'nın 40 bin
civârındaki çalışanı ile 23 bin emeklisini temsîl eden sendikanın) murâkabesi
altındaki birinci gruptur. (Güngör Uras, “İş Bankası'nın Sahibi Kim?”, Milliyet,
13.4.2011) Banka'nın İdâre Hey'etinin ekseriyetini ve Umûm Müdürü, hisselerin
ekseriyetine sâhib olmadığı hâl̃de, binâenaleyh hakkaniyete muvâfık olmıyarak,
Munzam Sandık Vakfı, dolayısıyle BASİSEN tâyîn etmekte, ayrıca, Sendika'nın
tâyîn ettiği aynı şahıs, hem Banka'nın Umûm Müdürlüğünü, hem de Vakf'ın
Reîsliğini deruhde etmektedir. (Uras, mezk̃ûr makale ve İş Bankası'nın
17.9.2018 târihli beyânâtı) Mezk̃ûr Sendikanın nasıl olup da Banka'nın %40,12
oranında hisselerini ele geçirdiği, ayrı bir kânûnî tahk̆îkât mevzûudur…
(Akşam,
3.2.1951, s. 2)
TBMM’de İş Bankası hakkında bir suâl̃ takîri veren ve İş Bankası
sermâyesindeki CHP hissesinin Hazîne’ye devredilmesi l̃âzım geldiğini müdâfaa eden DP Seyhan
Meb’ûsu Sinan Tekelioğlu dahi, inanılmaz bir gaflet içinde, Hind
Müslümanlarının İstik̆l̃âl̃ Har̃binin finansmanına harcanmak üzere
gönderdikleri külliyetli mebl̃ağın, onlar tarafından Mustafa Kemâl̃’in şahsına yapılmış bir hediye olduğunu
iddiâ etmişti… Bir asırdır Kemalizmin tegallübünden nîçin kurtulamadık? Cevâbı,
işte bu mâzûr görülemez gaflette yatıyor!
***