Ayasofya Câmii'ne "Bizans Müzesi" hakâretinin sahîh târihçesi (164)

WhatsApp Image 2023-04-21 at 12.46.46.jpeg

(https://www.nadirkitap.com/nihal-atsiz-dalkavuklar-gecesi-1941-toplatilan-baski-cok-nadir-ilk-baski-huseyin-nihal-atsiz-kitap16867906.html; 17.3.2023) ve

Nihal Atsız’ın Dalkavuklar Gecesi’nin toplatılan ilk baskısının (-Romancık-, İstanbul: Arkadaş Matbaası, Aylı Kurt Yayınları, Küçük Boy: 1,  1941, 13,5x19,5 cm, 56 s.) kapağı ve Eserin 28 Ekim 1949 târihli Büyük Doğu’da (yıl 5, sayı 3, ss. 10-13) neşredilen “Yamzu, Kraliçe olmak istiyor!” başlıklı 8. Faslından bir bölüm…

Kemalizmin içyüzünü gözler önüne seren bu çeşid neşriyât, Mütehakkim Zümreyi, imtiyâzlarını kaybetmek endîşesiyle, âdetâ bir öfke nöbetine sürüklemişti… Netîce, onun, sersemletici bir “İrticâ var!” propagandası, müretteb Heykellere tecâvüz hâdiseleri, v.s. ile TBMM ve efkârıumûmiye üzerinde baskı kurarak, 5816’yı çıkarttırması, “Mâbûd”unu, dolayısıyle imtiyâzlarını “hukûkî” koruma altına alması olmuştur…

Bu hukûk ucûbesinin l̃ağvı için seferber olmıyan her ik̆tidâr, her millet vekîli, hattâ her vatandaş vebâl̃ altındadır!

***      

 

Necip Fazıl, Ağustos 1941’de piyasaya çıkmasından kısa bir müddet sonra “Millî Şef” iktidârı tarafından yasaklanıp toplatılan eseri têmîn etmiş ve evvel̃â, 28 Ekim 1949 târihli Büyük Doğu’da (yıl 5, sayı 3, ss. 10-13), onun “Yamzu, Kraliçe olmak istiyor” başlıklı 8. Fasl’ını neşretmiştir. Bu Fasl’ı, Büyük Doğu’nun hemen bir sonraki nüshasında (4 Kasım 1949, sayı 4, ss. 10-11):

 “Atsız’ın ‘Dalkavuklar Gecesi’ isimli eserinden bu parça, Hasan Âli Yücel’in nasıl mebus olabildiğini gösteren ve aynen hakikati çerçeveleyen misilsiz bir hiciv ve mizah değeri belirtiyor.”

takdîmiyle ik̆tibâs edilen “Kahramanlar Gecesi”  başlıklı 10. Fasıl tâkîb edecekdir. 

Necip Fazıl, Eseri takdîm ederken, her zamanki aşırı mübâlağalı üsl̃ûbuyle, onun hakkında da, Müellifi hakkında da, gâyet takdîrk̃âr ifâdeler kullanıyor:

“ATSIZ, bundan 8 yıl önce, minicik bir kitap çıkardı. İsmi ‘Dalkavuklar Gecesi’… Gûya Türklüğün ilk devirlerine ait bir masal ve mitolocya havası içinde hayalî levhalar… Fakat hayâlle hiç alâkası olmıyan bu levhalar, hakikatte, ustûrevî [esâtîrî, “mythologique”] mazi ikliminin değil, bugüne bitişik yakın dünün, fert ve cemiyet halinde bütün bir ruh portresidir; ve kaskatı hakikati, aşağı yukarı aynen geçmiş vâkıaları dillendirmektedir. Daha ilk satırları okunur okunmaz bu hususiyeti anlaşılacak olan kitap, 1941 de, o zamanki mevzulara [Mevzûâta] göre her salâhiyeti nefsinde düğümlemiş olan hükûmet tarafından derhal toplatılmış, eser hakkında hudutsuz dedikodulardan başka ortada hiçbir iz kalmamştır. İlh…” (Büyük Doğu, 28.10.1949, s. 10)

Harâretli iltifâtlarına mazhar olan Atsız’ın ise, bir gün, Büyük Doğu Hareketine katılacağı ümîdindedir:

“En ileri ve ateşli Türkçülerden Atsız’ı herkes tanır. Tam ismiyle Hüseyin Nihal Atsız… Aslen Gümüşane vilâyetinin Dorul kazasının Midi köyünden olan bu Anadolu çocuğunun anladığı ve güttüğü mânada Türkçülükle, bizim, her şeyi ruhî muhtevaya bağlıyan Türkçülüğümüz ve Anadoluculuğumuz arasında bazı esasî farklar bulunsa da, kendisinin gerçekten ve halis bir dâva adamına yakışır ahlâk ve seciyeye malik olduğunda şüphemiz yoktur. Halis Türk kalbinin iman muhtevasına (kayıtsız ve şartsız İslâm) saygısını da bildiğimiz Atsız’ın bir gün en üstün milliyetçiliği de bizimle aynı zaviyeden göreceği ümidini başa alarak, kendisi ve yakın arkadaşlariyle, bugünden bütün (antitez – aksi dâva) lar üzerinde beraber bulunduğumuzu tesbit ve müşahede etmekteyiz. Bir gün bütün Türkçülerle, aramızdaki en ince ve en esasî (nüans) farkının [“Nüans farkının” değil, “nüansın” olmalıydı!] Büyük Doğu ideolocyasına iltihakları suretiyle ortadan kalktığını görerek birleşmek dileğini izhar ederken, Atsız’a ait, misilsiz bir buluşun temin ettiği yazıyı bahtiyarlıkla sütunlarımıza geçiriyoruz.” (Büyük Doğu, 28.10.1949, s. 10)

Dalkavuklar Gecesi’nden bir parça

Mütehakkim Zümreyi –Kemalist Totaliter Rejim sâyesinde elde ettiği imtiyâzları elden gidecek korkusuyle- âdetâ çıldırtan Antikemalist neşriyâtın pek orijinal̃ –ve 1941’e kadar geriye giden erken- bir nümûnesi olan Dalkavuklar Gecesi’nin 28 Ekim 1949 târihli Büyük Doğu’da neşredilen “Yamzu, Kraliçe olmak istiyor!” başlıklı 8. Fasl’ının aşağıya dercettiğimiz küçük bir bölümü, Eser hakkında bir fikir vermiye herhâl̃de k̃âfî gelecekdir:

“Kral Subbiluliyuma şaraba iyice dadanmıştı. Öğleye doğru uykudan kalkıyor, devlet işlerine şöyle bir bakıyor, akşama doğru şarap masasının başına geçerek vezirleriyle birlikte içiyordu. Geceleyin hepsi sarhoş oluyorlar, aradan, sıra ve saygı kalktığı için uygunsuz hareketler yapıyorlardı.