Ayasofya Câmii'ne "Bizans Müzesi" hakâretinin sahîh târihçesi (28)

WhatsApp Image 2022-12-03 at 14.47.34 (1).jpeg

(Ceyda Muslu’nun haberi, 10.3.2021; https://www.trthaber.com/haber/kultur-sanat/ayasofya-camiinin-hat-levhalari-belgeleniyor-563413.html; 16.10.2022)

Ak Parti Hük̃ûmetleri ve hamiyetli idâreciler, Ayasofya’daki Müslüman eserlerini restore etmek için âdetâ bir seferberlik başlatmışlar ve bu eserleri, olabildiğince, asıl hâl̃lerine döndürmüşlerdir. Bu mevzûda –TRT mahrecli- bir haber:

“Ayasofya Camii'nde restorasyon ve konservasyon çalışmalarının ikinci kısmı başladı. Kültür ve Turizm Bakanlığı Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen çalışmalarda ilk olarak cami içindeki hat levhalarının restorasyonu yapılıyor. Fümigasyon ile zararlı böceklerden arındırılan eserler için şimdi temizleme ve belgeleme işlemi yürütülüyor.

İstanbul Restorasyon ve Konservasyon Merkez Bölge Laboratuvarı Müdürü Eftal Kiraz, yürütülen çalışmalara ilişkin bilgi verdi. Kiraz, ‘Ultraviyole çekim ve fotoğrafla çekim gerçekleştirdik. En sonda da mikrobiyolojik aktivite sonucu oluşan delikleri dolduruyoruz. Yüzey temizliği yapıyoruz ve hat levhalarının eksik olan kısımlarının tamamlanması işlemini gerçekleştireceğiz. Ondan sonra da Mehmet Özçay denetimindeki hattat arkadaşlara yazı üzerinde çalışması için teslim edeceğiz’ dedi. 

“4 hat levhasının yanı sıra cami içindeki iki levha daha restorasyon ve konservasyon işleminden geçirilecek. Belgeleme işleminin ardından hattatlar devreye girecek ve levhaların yazı kısımlarının konservasyonu yapılacak. Tamamlandıktan sonra da hepsi Ayasofya Camii içindeki yerini alacak.

“Daha önce Ayasofya'dan diğer camilere gönderilen eserlerin geri dönüşü için de çalışma yapılıyor. Levhaların yerinde korunacağını söyleyen Kiraz, ‘Restorasyon çalışmaları bildiğiniz gibi tarihi eser niteliği olduğu için hat levhaların yerinde korunması uygun görüldü. Ayasofya'da bir yer ayrıldı. Burada 8 kişilik ekiple bir çalışma başladı’ diye konuştu.

“Geri getirilen eserleri de benzer bir süreç bekliyor. Onlar da restorasyonun ardından Ayasofya Camii'ne asılacak.

Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Politikaları Kurulu Üyesi Hattat Mehmet Özçay danışmanlığında devam eden çalışmaların Ramazan ayı öncesinde tamamlanması hedefleniyor.” 

***        

 

İstitrâd: Kemalist Totaliter Rejimin türbe düşmanlığı

Mustafa Kemâl̃, tâk̆îb ettiği kültür jenosidi siyâsetinin bir tezâhürü olarak Memleketimizdeki bütün türbelere ya kilid vurdurmuş, ya da mühim bir kısmını yıktırmıştı. Pâdişâhların ve sâir târihî şahsıyetlerin türbelerinin ziyâreti dahi memnû idi. Bu hâl̃den büyük ıztırâb duyan Hamdullah Suphi Tanrıöver, 1940’lı senelerde, bu yasağın kalkması için mücâdele etmişti…

Milletimize Revâ Görülen Kültür Jenosidi kitabımızda (2014: 277-278) bu vâkıaya da temâs etmiş ve bu husûsta, makâle ve kitablarında, bizden evvel, -ismini koymadan- Kemalist Totaliter Rejimin Türkiye’de tatbîk̆ ettiği kültür jenosidi üzerinde etrâflıca durmuş olan rahmetli Prof. Dr. Osman Turan’dan (1914-1978) bir ik̆tibâs yapmıştık. Onu, bilvesîle, burada da hatırlatmak istiyoruz:

“Mâzînin tamâmiyle gömülmesi ve eski kültür kalıntılarının silinmesi için bütün târîhî eserlerin kütüphâne ve arşivlerde uyutulması veyâ yakılması dahi bahis mevzûu edilmişti. Esâsen bu sebebledir ki Türkiye’de, Hasan Âli Yücel’in himmeti ile, bir Hümanizm hareketine girişilmiş, eski Yunan ve Latin eserleri birinci plana alınmış, bu ‘ilerici’ gaye ile de liselere Latince dersleri konulmuştur. Gerçi ‘tutucu’ [muhâfazakâr] mukavemet bu ‘ilerici’ hamleye biraz çelme vurmuş ise de, bugün Yunan, Bizans ve Hıristiyan devrine âid eserler Türk âbidelerinden daha fazla îtinâya mazhardır. Hıristiyan ziyâretgâhları keşif ve ihyâ olunurken, târîhî büyük türbelerin kapatılmasının ve ziyâretlerinin yasaklanmasının sebebi budur. Şehir ve kasabalarımızdaki eski pek çok mezarlıkların yıktırılıp yerlerine parklar yapılması da ‘taassub’ ve ‘irticâ’ unsurlarının temizlenmesinde rol oynamıştır. Şükrü Kaya, bir ziyâreti sırasında, neş’eli bir gecede [yânî işret sofrasında], Bayburt’ta tâzîm gören Selçuklu devrine âid bir türbe [herhâl̃de “evliyâ türbesi”] yıkılmadığı takdîrde bu şehri haritadan sileceğini îlân etmiş ve bir gecede emri yerine getirilmişti. Bâzı yerlerde, ‘ilerici’ idâre adamları, halkı da bu hamleye alıştırmış, birçok eser de onlar vâsıtasıyle tasfiye edilmiş, hattâ yazma kitapların yakıldığı ve suya atıldığı da görülmüştür.” (Prof. Dr. Osman Turan, Türkiye'de Siyasî Buhranın Kaynakları, İstanbul: Turan Neşriyat Yurdu, 1969, 20 cm, 332 s. içinde ss. 127-128)

Ayasofya Kütübhâne’si ve Şadırvanı’nın restorasyonu

Hük̃ûmetin irâdesiyle, “İstanbul İl Özel İdâresi”, 2011 senesinde, Ayasofya Kütübhânesi ve Şadırvanı’nda da restorasyon çalışmaları başlatmış, bu çalışmaların ikmâl̃iyle, bu iki pek kıymetli târihî eser dahi, tekrâr ziyârete açılmıştır.

Restorasyon faâliyeti hakkındaki bir haberi, “Berlintürk” İnternet sitesinden ik̆tibâs ediyoruz:

“Ayasofya Müzesi'nin kurşun örtüsünü, padişah türbelerini ve batı cephesini aslına sadık kalarak yenileyen İstanbul İl Özel İdaresi, restorasyon çalışmalarına Ayasofya I. Mahmut Şadırvanı'nı da ekledi.

“Şadırvan, yaklaşık 340 bin liraya aslına uygun olarak yenilenecek. […]

“İstanbul İl Özel İdaresi, daha önce de Ayasofya Müzesi'nin batı cephesinin sıvalı yüzeylerinin raspa ve temizliğini yaparak, kurşun örtüsünü, padişah türbelerini ve müdüriyet binasını aslına sadık kalarak yenilemişti. […]

“Şadırvanda yenileme kapsamında, kurşun örtüsünün ve çatı karkasının incelenerek gerekli görüldüğü takdirde yenilenmesi, altın varak ve kalem işi konservasyonu, mevcut şebekelerin temizlenerek konservasyonu, mermer temizliği ve konservasyonu, metal elemanların temizlenmesi ve konservasyonu işleri yapılacak.” (4.1.2012); https://www.berlinturk.com/de/node/14857;  29.8.2022)