Bir dönemin tarihini içinde barındıran cami
Gülhane Parkı’nın karşısında bulunan Zeynep Sultan Cami, sıradan bir cami değil. İçinde birçok hikaye barındıran bir cami. Sultan 2. Mahmut Vaka-i Hayriye yani yeniçerilerin kaldırılma kararını burada verdi ve divanı burada topladı. Bu camide Sultan 2.Mahmutun tuğrasının olmasının sebebi budur. Ayrıca buranın haziresinde bulunan Alemdar Mustafa Paşa mezarı da buraya sonradan getirilmiştir. Zira Sultan 2. Mahmut’u tahta çıkarılmasına sağlayan bu uğurda kendi oturduğu konağı havaya uçurarak çapulculara teslim olmamıştır. İşte caminin ve Alemdar Mustafa Paşa’nın hikayesi
ÖNCE SEBİL SONRA ZEYNEP SULTANIN TÜRBESİ
YIKILDI
Zeynep Sultan Cami, Sultan III.
Ahmed’in kızı Zeyneb Sultan tarafından yaptırılmış ve XIX. asırda külliye
sınırları içerisine bir medrese ilâve edilmişti. Mimar Mehmed Tâhir Ağa’nın
inşa ettiği külliye yapılarından sebil 1871’de atlı tramvay yolu çalışmaları
neticesinde ortadan kaldırılmıştır. Sebilin yerine, IV. Vakıf Hanı inşaatı
sırasında Eminönü Hamidiye Külliyesi’nin parçası ve yine Mimar Tâhir Ağa’nın
eseri olan 1191 (1777) tarihli sebil ve çeşme buraya nakledilmiştir. Şimdi ise
büfe olarak kullanılmaktadır. Ayrıca 1912 yılında yapılan istimlâk çalışmaları
neticesinde türbesi yıkılan Zeynep Sultan'ın naaşı, câminin bodrumunda 1950
yılına kadar kalmıştır. 1950'de dönemin vakıflar idâresi tarafından Zeynep
Sultan'ın naaşı bugünkü yerine defnedilmiştir. Câminin bodrumu ise 1983 yılında
restore edilmiş, şu an hâlen ibâdete açık durumdadır. III. Selim'in
sadrâzamlarından Zeynep Sultan ile evli olan Melek Mehmed Paşa'nın kabri de
câminin hazîresinde yer almaktadır.
ALEMDAR MUSTAFA PAŞA NİYE BURAYA GETİRİLDİ?
Hazîresinde Alemdar Mustafa Paşa'nın
mezarı bulunmaktadır. Yeniçeri isyânını bastırmak için İstanbul'a gelen Alemdar
Mustafa Paşa tahta II. Mahmut'u çıkarmış, kendisi de sadrâzamı olmuştur. Ancak
bir süre sonra yeniçeriler tekrar ayaklanıp Alemdar Mustafa Paşa'nın evini
kuşatmış, paşa da kendisiyle birlikte evini havaya uçurmuştur. Cesedi
yeniçeriler tarafından Yedikule Zindanları'na atılmıştır. 1900 yılında İkinci
Meşrutiyet ile birlikte, İstanbul'da ilk
istimlâk çalışması sırasında naaşı bir tören düzenlenerek Zeynep Sultan
Camii'nin avlusuna defnedilmiştir. Câminin bahçesine bir sıbyan mektebi
yapılmış ve Alemdar Mustafa Paşa'nın ismi verilmiştir. Buraya defnedilme sebebi
ise Alemdar Mustafa Paşa’nın patlattığı
konağın da buraya yakın olmasından dolayıdır.
Hazîre caminin batı tarafında yer
almış, doğu tarafındaki bahçeye de sonradan üç adet mezar ilâve edilmiş, son
çalışmalarda mezar sayısı 113 olarak tespit edilmiştir. Hazîrede Zeyneb
Sultan’ın türbesinden nakledilen mezarı, kocası Sadrazam Melek Mehmed Paşa ve
1911’de Yedikule surları yanından nakledilen Alemdar Mustafa Paşa’nın mezar
taşları yanında Zeyneb Sultan’ın akraba ve ahfadı ile birçok saray
vazifelisinin kabri bulunmaktadır.
SÜRGÜNE GÖNDERİLMEYEN TEK DAMAT
Zeynep Sultan’nın eşi Damat Melek
Ahmet Paşa, emekliğini isteyip azledilince adet olduğu üzere sürgüne
gönderilmesi gerekirken halk tarafından çok sevildiği ve güler yüzlü oluşundan
dolayı melek lakabı olduğu için sürgüne gönderilmemiştir. Ölünceye kadar
konağında yaşamış vefat edince de buraya defnedilmiştir.
Fotoğraftaki mezarlar; Zeynep Sultan,
eşi Melek Mehmet Paşa ve Alemdar Mustafa Paşa'ya aittir
Kaynak: https://islamansiklopedisi. org.tr/alemdar-mustafa-pasa
https://tr.wikipedia.org/wiki/Alemdar_Mustafa_Pa%C5%9Fa
https://www.turanakinci.com/portfolio-view/gulhane-zeynep-sultan-camii/Fahri
Sarrafoğlu