BİR DÜĞÜNDEN NOTLAR
Bir ömür sürecek bir hayır için birbirine ‘’evet’’ diyen Yılmaz ve Kayan ailelerinin kıymetleri evlatları Sena ve Yusuf ve onların bu kararına ‘’eyvallah’’ diyen her iki ailenin değerli büyükleri evlatlarının en mutlu günlerin de sevenlerini ve sevdiklerini düğün neşesiyle bir araya getirdiler.
4 Temmuz 2021 Pazar günü güzel bir ikindi vakti
gerçekleşen düğünün adresi Fatih Belediyesi Topkapı Tesisleri idi.
Şöyle bir düşündüm de meğer bu korona illeti ve
pandemi afeti hayatımızdan ne güzellikleri alıp götürmüş. Dost yüzleri görmeyi
ve onlarla şöyle doyasıya oturup sohbet etmeyi
ne kadar da özlemişiz. Doğrusu dostlarla hayırlı vesilelerle bir arada
olmak insana ilaç gibi geliyor.
Sanki insanlığın bir muhabbet aşısına da ihtiyacı var gibi
ne dersiniz?
Sena ile Yusuf’un düğünü değerlerimize uygun,
nezih bir düğün merasimi nasıl olmalıdır?
sorusuna esaslı bir cevap gibiydi.
Mekan güzeldi, dostlar özeldi, velime (düğün yemeği)
gayet lezizdi, İstanbul ise her zaman ki gibi azizdi. Kur’an ziyafeti
kulaklarımızın pasını silerken birbirinden değerli hatiplerin hayatın içinden konuşmaları hayli ibretli ve hikmetli idi. Köşemize
bu düğünü misafir etmemizin gayesi de bu kıymetli hatiplerin ibretamiz
konuşmalarından bazı örnekleri sizlerle paylaşmak. Sevgili Ramazan Kayan hoca
ile olan dostluğumuz da bambaşka bir sebep.
NİKAHIN GÜCÜ
Damat babası olarak düğün merasiminde davetli dostlarını
selamlamak üzere söz alan Ramazan Kayan hoca günün anlam ve önemi ile ilgili
duygu ve düşüncelerini kısaca özetledikten sonra evliliğin önemini ve nikahın
gücü ile ilgili şu önemli tespitte bulundu.
Ramazan hoca şöyle dedi:
‘’İnsanlık tarihinde
evlilikler, devletler arasındaki nice savaşları ortadan kaldırmıştır. Nice
aşiretlerin kan davalarını bile çocukları arasında gerçekleşen bir nikahın bitirdiğine
şahit olmuşuzdur. Maalesef bugünün evlilikleri her geçen gün bireyselliğin egemenliğine
doğru kayıyor.’’
-ANASINI TANIMAZSANIZ KIZI İLE GEÇİNEMEZSİNİZ-
Ramazan Kayan Hocadan sonra günün ikinci konuşmacısı
Ahmet Bulut Hoca idi.
O da nikah, evlilik ve aileye dair hatırı sayılır
cümleler kurdu. İşte o cümlelerden bir kaçı:
’’Bizim için ailemiz son kalemizdir. Bakın bundan iki
asır önce İsviçreli bir Profesör ne diyor:
‘’Bugün Müslümanları ayakta tutan aile,aileyi ayakta
tutan da maneviyattır. Biz Müslümanları maneviyattan uzaklaştırırsak aile
çöker, aileyi çökertince de onlar ayakta kalamaz.’’
‘’Allah bizi nikaha, evliliğe ve saadete çağırır;şeytan
ise nikahsızlığa, fuhşiyata, felakete
çağırır. Evlenirken Allah’ın emri, Peygamberin kavli ile evleniyoruz.Fakat
ayrılırken Allah’ın emrini de, peygemberin kavlini de unutuyoruz. Türkiye’de
gençlerin evlenme yaşı 29’a yükseldi. Bu durum anne, baba için bir vebaldir. Evlilik
acele edilmesi gereken hayırlı işlerin başında gelir. Biz bu toplumda 7 sene
flört edip 7 ay sonra boşananları çok gördük. Benim gençlere tavsiyem şudur; beş
dakika evleneceğiniz kız ile konuşacaksanız, en az 50 dakika o kızın annesiyle
konuşun, tanışın. Tecrübe ile sabittir ki anasını tanımadan kızı ile
geçinemezsiniz. Mutlu bir evlilik için gençlerin farklı kültürlere karşı hayli
sabırlı ve tahammüllü olmaları gerekir. Ben Çanakkale’liyim, eşim ise
Karadenizli. Karalahana’ya 20 senede zor alıştım fakat alıştım.’’
-NERDEN NEREYE GELDİK-
Yılmaz ve Kayan ailelerinin kıymetli evlatları Sena
ile Yusuf’un düğün merasiminin finalini Mehmet Emin Yıldırım yaptı. Mehmet Emin
Hoca az konuştu,öz konuştu, şöyle dedi:
‘’Bugün rivayet çoğaldı. Fakat riayet azaldı. Tebliğ
çoğaldı, fakat temsil azaldı. Menfaat çoğaldı,
ne yazık ki merhamet azaldı.’’
Yazıyı noktalarken iktibas ettiğimiz cümlelerin siyak
ve sibakının(bağlamının öncesinin sonrasının) olduğunu önemine binaen
hatırlatır, evlenen ve evlenecek kardeşlerimize meveddet, muhabbet, merhamet, bereket
ve saadet dolu bir ömür niyaz ediyoruz.