Biz ki oruç tutarız, bizi kimse tutamaz
Biz limanların gemileri beklediği gibi bekleriz on bir ayın sultanı Şehr-i Ramazanı.
Kavrulan
toprakların yağmur yüklü bulutları özlediği gibi özleriz on bir ayın sultanı Şehr-i
Ramazanı.
Annelerin yavrularının yollarını gözlediği gibi gözleriz on bir ayın sultanı Şehr-i Ramazanın yollarını ve Şehr-i Ramazan gelir kainata can gelir, mümine heyecan gelir işte tam bu demde âlemde… Biz ki oruç tutarız bizi kimse tutamaz.
Sonsuz
Kerem sahibi Rabbimiz kerim kitabında: "Ey iman edenler oruç sizden önceki ümmetlere farz kılındığı
gibi size de farz kılındı.
Umulur
ki sakınırsınız’’ Rahman'ın çağlar üstü o kutlu çağrısına uymak saimler
kervanına dâhil olmanın tarifsiz hazzını yüreğimizin merkezinde duymak için,
biz ki oruç tutarız bizi kimse tutamaz.
Biz
böyleyiz azizim, yaşadığımız müddetçe gökte hilali yerde helâli gözetiriz. Her
ikisine de halel getirmemek için, biz ki oruç tutarız bizi kimse tutamaz.
On
bir ayın sultanı Şehr-i Ramazan nurdan tahtını şehrimizin tam kalbine kurar. Böylece
şehrimizin bütün azaları rahmet ikliminin nurundan ve huzurundan ziyadesiyle
nasiplenir. Sokağı, caddesi, mahallesi, çarşısı, pazarı, mabedi hasılı bütün
şehrimizde birlikte… biz ki oruç tutarız bizi kimse tutamaz.
Bizim
tarihimiz oruç tutar, kültürümüz, medeniyetimiz oruç tutar, siyasetimiz, ticaretimiz
oruç tutar, şiirimiz, türkümüz oruç tutar… biz ki oruç tutarız bizi kimse
tutamaz.
Kadınıyla
erkeğiyle, genciyle yaşlısıyla, zenginiyle fakiriyle rahman emretti diye
yediden yetmiş yediye… biz ki oruç tutarız bizi kimse tutamaz.
Üstadım
bizim imanımızda ve irfanımızda oruç sadece yemekten, içmekten ve şehevi
arzulardan uzak kalmakla tutulmaz işte bundan dolayı elimizle, ayağımızla,
gözümüzle kulağımızla, dilimizle, dudağımızla baştan ayağa tepeden tırnağa… biz
ki oruç tutarız bizi kimse tutamaz.
Bize
hep kötülüğü emreden nefsi emmarenin heva ve heves zincirlerini kırmak, sabırla
rıza muradına ermek ve aşk ile reyyan
menziline varmak için, biz ki oruç tutarız bizi kimse tutamaz.
Esenlikler
ülkesinde, hilalin gölgesinde rahmet elçisinin izinde, ramazan denizinde, oruç
gemisinde, sahili selametin ta kendisinde bütün müminlerle cemolmak için, biz
ki oruç tutarız bizi kimse tutamaz.
Nefislerimizi
terbiye etmek, kalplerimizi tezkiye etmek ve günahlarımızı tasfiye etmek için,
biz ki oruç tutarız bizi kimse tutamaz.
Geceleri
kaim, gündüzleri saim bu minval üzere daim olmak için, biz ki oruç tutarız bizi
kimse tutamaz.
Bizimkisi
bir açlık görevi değildir mirim. Dört başı mamur bir kulluk görevidir.Biz ki
oruç tutarız bizi kimse tutamaz.
Şöyle
tutunabileceğimiz bir oruç tutmaktır gayemiz. Bu niyetle önce sahurun
bereketinden istifade edebilmek için, gecenin karanlığına kıyam ederek bir saat
gibi kurulur, uykunun esaretinden kurtulmak için yataklarımızdan ok gibi
doğrulur, teheccüdle yoğrulur, dua ile durulur sonra da sahurun bereketinden
istifade etmek için serilmiş sofralarımızın etrafına kuruluruz. Gecenin
kıyamını orucun kıvamıyla meczetmenin vaktidir artık vakti seher vakti seferdir.
Şimdi biz ki oruç tutarız bizi kimse tutamaz.
Şöyle
mükellef bir sofra neredeyse dünyanın bütün kapılarını açarda oruçlu bir
müminin o küçücük ağzını açamaz. Biz ki oruç tutarız bizi kimse tutamaz.
İmsak
ile başlar bizim cihadımız, saimlerden yazılsın diye adımız, oruç kalkanını
alır aşk meydanına dalar, sabırla iftar vaktine değin nefsimiz ile cenk ederiz!
Biz
ki oruç tutarız bizi kimse tutamaz.
Bizi
biz yapan fıtrat ayarlarımıza yeniden dönmek ve dünyevileşmenin o ayartıcı
kuşatmasından çıkmak için itikafa gireriz. Biz ki oruç tutarız bizi kimse
tutamaz.
11
ayın sultanı Şehr-i Ramazan her yıl 2 şahit ile gelir:
‘’Kur’an-ı
Kerim ve Oruç’’
Şahitlerimizi
huzuru ilahide bizden şikayetçi değil, şefaatçi kılmak için, biz ki oruç
tutarız bizi kimse tutamaz.
Efendimizin
(s.a.v) işaret buyurdukları oruçlunun 2 sevincini 2 dünyada birden yaşamak için,
biz ki oruç tutarız bizi kimde tutamaz.
Rahmanın‘’Oruç
benim içindir, sevabını da ancak ben veririm’’ kutsi buyruğundan güç alarak
seherde başlarız kutlu sefere, sabırla ereriz mutlu zafere! biz ki oruç tutarız
bizi kimse tutamaz.
Biz
aç kalırız, susuz kalırız, uykusuz kalırız fakat oruçsuz kalamayız. Biz ki oruç
tutarız bizi kimse tutamaz.
Bu
mübarek ayın dünyamızı teşrifi hürmetine Rabbimiz şeytanları zincire vurur. Bize
de oruç tutarak azgın nefsi zincire vurmak düşer. İşte bundan dolayı, biz ki
oruç tutarız bizi kimse tutamaz.
Evveli
rahmet, ortası mağfiret, sonu cehennemden azat ayı olan rahmet ikliminde
günahlarından arınanlardan Reyyan cennetinde barınanlardan olmaktır muradımız.
Biz
ki oruç tutarız bizi kimse tutamaz.
İslam’ın
yükselmesi için bu ayda indirilen kerim kitabı okuyarak mukabele eder, anlamak
için mücadele, yaşamak için de mücahade ederiz… biz ki oruç tutarız bizi kimse
tutamaz.
Dostum
bizim şehri Ramazan’ın en az gidişi kadar gelişi de bayramdır. Bu mübarek
mevsim bütün benliğimizle sürdüğümüz tarifsiz bir devrandır. Onun için, biz ki
oruç tutarız bizi kimse tutamaz.
Belki
kalıbımız kabre sığar ,fakat biz yaşadıkça kalıbımıza sığamayız. Ne tarihe sığabiliriz ne
de tarife… biz ki oruç tutarız bizi kimse tutamaz.
Ne
zaman Şehri Ramazan’a girsek rıza yolunda bütün sıkıntılara göğüs, fakire
yoksula kol kanat gereriz. Gariplere hanelerimizde sofralar sereriz. İhsanın, infakın
sırrına ereriz. Biz ki ki oruç tutarız
bizi kimse tutamaz.
Bir
anı bir ömre bedel olan Kur’an ayının her gecesini kadir biliriz, nimet
biliriz, kıymet biliriz. Ondan gafil olmayı kopmuş bir kıyamet biliriz! biz ki
oruç tutarız bizi kimse tutamaz.
Muhabbet
ve İbadet iklimi Şehr-i Ramazan’ın o
mübarek gecelerinde bütün camileri tıklım tıklım doldururuz. Teravih coşkusu
ile 7’den 77’ye hep birlikte huzuru ilahide dururuz. Çocuklarımızı camilerde
koşturur. Onların sevinçleriyle gönüllerimizi coştururuz! Biz ki oruç tutarız
bizi kimse tutamaz.
Ne zaman Şehr-i Ramazan’a erişsek demlendikçe demlenir, dinlendikçe dinleniriz…Biz ki oruç tutarız bizi kimse tutamaz.