Nisan ayında “Lefkoşe Büyükelçiliği'nden 16 Nisan skandalı” başlıklı bir yazı kaleme almıştık.

Yazı, Türkiye'nin Lefkoşe Büyükelçisi'nin 16 Nisan referandumunda takındığı tavır ve söylediği sözlerle ve üstünde Erdoğan tişörtü ve başında fes olan bir seçmenin üstünde yürümesi ile ilgiliydi.

Türkiye'yi yani Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı temsil eden Lefkoşe Büyükelçisinin, “Sen bu fesi de, atkıyı da kıyafeti de çıkaracaksın. Burası Osmanlı değil. Burası Laik Cumhuriyet'tir” demesi üzerine genç seçmeni savunan başörtülü teyzeye de “Sen de çarşafını çıkaracaksın. Burası Osmanlı değil, burası laik Türkiye” diye bağırması ile ilgiliydi.

Bazı Büyükelçiler değiştirildi.

Ama KKTC Büyükelçisi hâlâ görevde…

Buraya gönderilen FETÖ listeleri hakkında hiçbir işlem yapılmadığını herkes konuşuyor.

Yani bu ülkede henüz FETÖ operasyonları ile ilgili tek bir işlem yok.

Dahası, orada askeri birliğimiz, sivil memurlarımız arasındaki kriptolar kendilerini gizledikleri gibi, hâlâ 15 Temmuz öncesi Türkiye'sinde yaptıklarını KKTC'de yapmaya devam ediyorlar.

FETÖ'cülere operasyon yapılması şöyle dursun, KKTC'de görevli ama bunlarla iş tutmayan vatanseverleri tasfiye etmek için Türkiye'den gelen FETÖ listelerinin altına FETÖ'cü olmayanların adını ekleyerek tasfiye etmeye çalıştıklarını konuşuyorlar.

Büyükelçi bunları görmüyor mu?

Görüyorsa gereğini yapıyor mu? Yaptı ise kamuoyu bunlardan neden habersiz?

KKTC YÖNETİMİ FETÖ'YÜ DESTEKLİYOR MU?

KKTC, kendi kendine yetebilen bir ülke değil. Türkiye, haklı ve doğru bir şekilde bu ülkenin vatandaşlarından topladığı vergilerle ülkeyi finanse ediyor.

15 Temmuz, isyan, işgal ve iç savaş girişimi gecesinde KKTC yönetiminden sadece Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'dan destek geldi. Buna mukabil, o gece, başbakan da dâhil hiçbir mevcut hükümet yetkilisi Türkiye'nin yanında durmadı. Bu hususta tek bir kelime bile söylemediler.

Malum Türkiye'de 15 Temmuz gecesi ezan ve salalar okunmuş, buna Diyanet'teki bazı FETÖ'cüler direnmişti. Dönemin Diyanet İşleri Başkanı gecikmeli de olsa talimat gönderip, tüm Türkiye'de salaların okunmasını istemişti.

Merkezi ezan sistemi olan KKTC Din İşleri Başkanlığı'nda görevli müezzinlerde Kıbrıs'ta da sâlâ okuma istiyor. Ancak KKTC'de görevli … ateşesi saat 02:32'ye kadar KKTC'de sâlâ okunmasını engelliyor. İşin ilginci bunu engelleyen kişi hâlâ görevine devam ediyor?

15 Temmuz gecesi okunan salalar KKTC medyasının önemli bir kısmını kudurttu. Aleyhte yayınlar yaptılar. 15 Temmuz'dan bu yana bu medya organları FETÖ'yü destekleyici, Türkiye'nin aleyhine yayınlar yapmaya devam ediyor. Mesela Türkiye'nin Lefkoşe Büyükelçisi Derya Kanbay bu konularda ne yaptı merak ediyoruz?

KKTC'de 29 Ekim resepsiyonlarında Türkiye hükümetini, yöneticilerini alenen sert bir şekilde eleştiren ve mevcut hükümetle çalışamayacağını söyleyen monşerlerden bir şey beklemekle hata ettiğimizi biliyoruz. Ama belki Ankara'da beklenemeyeceğini görür ve görev gereğini yapar.

Son sözümüz Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Kıbrıs'tan sorunlu Bakan Recep Akdağ ve çiçeği burnunda Adalet Bakanı Abdülhamit Gül'e. Elbette KKTC meselesine hepsi birden el atacaktır.

Neler olup biteceğini bekleyip göreceğiz.