19 Ocak 2018

Devlet Bahçeli, meseleler ve bekamız

Türkiye kendi iç meselelerini tartışırken dış gündemlerde penceremizden eksilmiyor. Harici ve dâhili taarruza ve sorunlara karşı duruşumuz geleceği kurgulayacaktır. Bunlardan ilki Afrin'e muhtemel operasyon konusudur.

Afrin operasyonu, terör tehdidinin bertaraf edilip, kaos içindeki toprakların, Suriye dışı güçler tarafından kendi stratejileri açısından kullandıkları vesayet unsurları bu harekat sonunda stratejik ve taktiksel olarak işe yaramaz hale gelmesini sağlayabilir. Bu operasyonu mümkün kıldığını düşündüğümüz İran-Rusya ile son dönemde yaşadığımız yakınlaşma çerçevesinde,  Mehmetçiğin kahramanlığı ve ülkemizin barışa dair katkısı açısından çok önemli olacaktır.

1980'leden beri PKK'nın varlık gösterdiği Afrin'i PYD 2012'de ele geçirdi, 2014 Ocak ayında kanton ilan edilen bu yer, Batısından Hatay, kuzeyinden Kilis'e komşu olması ve PKK'ya ciddi bir üs oluşturması bakımından bir tehdit alanı. PKK'nın bu tehlikeli lojistik ve hareket noktasının Türkiye tarafından dondurulması Suriye krizinden istifade ile bölgemizde cerrahi operasyon planı yapanların işini zorlaştıracaktır. Bunun yanında Hatay, Gaziantep, Kilis ve Fırat kalkanı ile girilen Azez kanatlarından Türkiye'nin güvenliği açısından tehdit oluşturan bölgenin temizlenmesi konumumuzu güçlendireceği gibi bölgedeki gelişmelere müdahale imkânlarını da arttıracaktır.  Bu noktada kendi milli güvenliğimiz kadar baştan beri savunduğumuz Suriye'nin toprak bütünlüğünün korunması noktasında da önemli bir adım atılmış olacaktır.

ABD'nin bölgede bir müesses yapılanma peşine düştüğü, İran ve Rusya'nınsa stratejik kazanımlarını koruma derdinde oldukları ortamda Suriye'nin toprak bütünlüğü ve terör endişesiyle yapılacak bu harekâtın, yadsınamaz gerekliliği yanında ortamında kırılganlığı bağlamında ve gölgesinde gerçekleşeceği öngörülebilir. Aynu'l-Arab'da dilediğimiz temkini Afrin'de de sürdürmekse önemli bir gerek gibi görünüyor. Bataklığın Afrin değil konjonktür olduğu unutmamak da ehemmiyetli sanki.

Türkiye'nin hep söylediği üzere Suriye'nin düğümünü bölge ve uluslararası diplomatik destekle Suriye halkı çözmelidir.

***

İkinci önemli mevzu seçimler bağlamında ittifaklar meselesidir. CHP İstanbul il Başkanlığının ilginç ve ibretlik başkan seçimi gölgesinde tartışmaya açtığı ittifak mugalatası bir kakafoniye dönüştü. AK Parti ve MHP ittifakını kendi açılarından çelişkileriyle ortaya koyarak anlatmaya çalışan CHP, İstanbul İl Başkanının geçmiş ifşaatlarıyla gölgelenen ortamda yürütme çabasındayken MHP lideri Dr. Devlet Bahçeli'ye de ağır eleştiriler yöneltme gayretindeler. Abesin karikatürü böyle oluyor demek ki.

Bugünkü meclis (16.01.2018) konuşmasında ittifakın en kritik noktası olan Kürtler meselesine çok isabetle dokunan Sayın Bahçeli milli ittifak ve Kürt kardeşlerimize kucak açan sağduyu ifadeleri ile konuya yaklaşarak terör ile Kürt'ü çok açık olarak birbirinden ayırdı. Bu süreçte onları kullanmak isteyen ve fesatçıların ahlakların çivisi çıkmışların, milli ittifak karşıtlarına Kürt kökenli kardeşlerimiz bizdir, kardeşimiz kader ortağımızdır kalleşlere ise buradan ekmek çıkmayacaktır sözleriyle kitabın ortasında cevaplar vererek konuya dair bakış açısını ortaya koydu. Kürt kardeşlerimizin müstakbel seçimin anahtarı olduğuna işaretle bir sağduyu kapısı aralayan MHP lideri ABD'nin terör ordusu kurma hazırlıklarında olduğu günlerde ülke içi ve dışındaki çevrelere kardeşlik vurgulu bir cevap vermiş oldu. Ülkücülerin ırkçı ve faşist yaklaşımların uzağında olduğunu çok veciz gösteren bu açıklamalar mahut Ermeni tezlerine destek tivitlerinin yanına konulunca daha da anlamlı duruyor.  

Bu Ülke'nin çocuklarını öyle ya da böyle, devletleriyle muhtelif vesilelerle mesafeli kılarak Feto ve benzerlerine gerçek zaferler kazandırmak isteyenlere karşı Sayın Bahçeli'nin yaklaşımları değerlidir.

Afrin ve iç gelişmeler bağlamında bekamız adına yine sırattayız.

Atsız'ın şiirinde dediği gibi: Bu maziyle bu toprağa küfürden sakın, Kendine gel, iradeni üstüne takıl! Savaşları, türeleri, yasalarıyla Zaferleri, bozgunları, tasalarıyla Mazi ırkın yarattığı bir şaheserdir…