15 May 2016

Dilimize Sahip Çıkalım

Caddelerimiz sokaklarımız İsminin ne anlama geldiğini bilmediğimiz tabela

ve mağazalarla dolu. Giyim mağazasından içeriye giriyorsunuz içeride ne

dediğini anlamadığınız yabancı müzik çalıyor. Çocuklara bir kaç yazlık

kıyafet alıp çıkacaksınız nereye bakarsanız bakın kıyafetler hemen hemen

hepsi yabancı yazılı olduğunu göreceksiniz.

Görevliye Türkçe yazan bir şeyler yok mu? Diye sorsanız “Maalesef”

cevabını alırsınız. Satıcıya tişört üstünde yazanları sorsanız o da ne

yazdığını bilmez ama bunların çok moda olduğunu ve çok sattığını

söyleyecektir.

Korkunç bir kültür erozyonu ile karşı karşıyayız. Yerli olan milli olan

maalsef demode olarak algılanıyor. Mutlaka yabancı olacak. Bu gün

çocuklarımızın oyuncaklarına bir bakarsak, biraz yakından incelersek ne

demek istediğim çok daha iyi anlaşılacak. Gençliği eleştirmek en kolay iş

belki. Peki biz onlara yerli olarak milli olarak ne verdik ki! Şimdi onlardan

bir şeyler bekleyelim.

Yabancı hayranlığı bilinçaltımıza işlenmiş, kendimizi yetersiz görüyoruz ve

bir türlü kendimiz olamıyoruz.

Gücümüzün farkında bile değiliz,Türkçe 400-450 milyon ile dünya da en

çok konuşulan diller arasında 5. sırada. Tuna boylarından yaya olarak yola

çıkan bir kişi hiç bir dile ihtiyaç duymadan Çin seddine kadar çok rahat

gidebilir.

13.05.1277 de Karamanoğlu Mehmet Bey, Konya şehrini Karamanoğulları

topraklarına kattı ve Türkçe'yi resmi dil ilan etti. Bu yıl 739. Yılı kutlanıyor.

Kültürümüzü ve medeniyetimizi korumak dilimizi korumaktan geçiyor. Bir

medeniyet gelecek kuşaklara ancak ve ancak dil ile aktarılabilinir.

Karaman Ayrancı da Hıdrellez Coşkusu

Geçen hafta gelenek ve göreneklerimiz arasında olan Hıdrellez kutlamaları

için Karaman Ayrancı ilçesinin misafiri idik. Yıllardır devam eden ve

bayram havasında geçen bu güzel etkinlik Ayrancılılar için çok çok önemli.

Hazırlıklar aylar haftalar öncesinden başlar. İzinler bu gün için ayarlanır.

Dünyanın ve ülkemizin her köşesinde yaşayan Ayrancılılar o gün orada

bulunmanın hayalini yaşar.

Ayrancı Sivil Toplum Kuruluşları da bu güzel adetin devam etmesi için

büyük çaba gösteriyorlar. İstanbul'da bulunan İstanbul Karamanlılar

Derneği (İSKARDER) ve İstanbul Ayrancılılar Derneği (İSAYDER) her yıl

10 büyük otobüs dolusu hemşehrileri ile etkinliğe katılım sağlıyorlar.

Ben Rafet Akdaş beyin başkanlığını yaptığı İstanbul Karamanlılar

Derneğinin misafiri olarak gittim.

Heyecan İstanbul'da başladı. Anne babalar çocuklarının da bu heyecanı

yaşamaları ve devam ettirmeleri için yanlarına almışlardı. Keyifli bir

yolculuğun ardından Ayrancıya vardık. Şehir merkezinde kimsecikler yoktu

neredeyse herkes alanda. Köylerde yaşayanlar da orda. Tam bir düğün

bayram havası. Bir taraftan kavuşma sevinci. Dedeler- nineler torunlarına

anneler- babalar evlatlarına kavuşmanın büyük mutluluğunu yaşıyor. Her

köyün, her derneğin ayrı ayrı çadırları var. Kaymakamlık ve belediye de

çadır kurmuş. Her çadırda kadınlar yufkalar, börekler yapıyorlar. Vee en

önemlisi de ikram için bir birleriyle yarışıyorlar. Misafir ağırlamaktan büyük

mutluluk duyuyorlar.

Karaman'ın Ayrancı'nın ve çevre ilçelerin tüm protokolü orada idi. Tarım,

Orman ve Köyişleri Komisyonu Başkanı ve Karaman Milletvekili Recep

Konuk, Karaman Milletvekili Recep Şeker, Cumhurbaşkanlığı Genel

Sekreter Yardımcısı Metin Kıratlı, Bakanlar Kurulu Genel Sekreteri Osman

Sağlam, İl Jandarma Komutanı J. Kd. Alb. Mustafa Akış, Karaman Belediye

Başkanı Ertuğrul Çalışkan,Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahim Alan, KMÜ

Rektörü Prof. Dr. Sabri Gökmen, Ayrancı Kaymakamı Fatih Kaşıkçı, siyasi

partiler ve sivil toplum kuruluşlarının başkan ve temsilcileri hepsi oradaydı.

Protokolün en heyecanlı iki üyesi Kaymakam Fatih Kaşıkçı ve Belediye

Başkanı Yüksel Büyükkarcı idi. Tüm misafirleri birlikte karşıladılar. Hepsiyle

tek tek ilgilendiler. Bu önemli etkinliğin ilçelerinde devam etmesinin

gururunu yaşadılar.

Protokol çadırları ziyaret ederek sohbet ettiler.Saygı Duruşu ve İstiklal

Marşı ile başlayan program, bolluk ve bereketi simgeleyen başak

demetinin Karaman Valisi'ne sunulması, vali tarafından şenlik ateşinin

yakılması, mehteran takımı gösterisi, yağlı güreş müsabakaları, protokol

konuşmaları, folklor ekibi gösterisi, kaşık ekibi gösterisi ile devam etti ve

Türk Halk Müziği Sanatçısı Sevcan Orhan konseriyle son buldu.

 

7. Uluslar arası Dergi Fuarı

Dünyanın tek dergi fuarında 305 dergi 10-15 Mayıs tarihleri arasında

Sirkeci Garı'nda okurlarla buluştu.

Türkiye Dergiler Birliği (TÜRDEB) tarafından 7.si düzenlenen Uluslararası

Dergi Fuarı'na bu yıl yoğun bir katılım vardı. Geçen yıl 12 ülkeden 165

derginin katıldığı fuara bu yıl 20 ülkeden 305 dergi katıldı.

Almanya, Afganistan, Bosna Hersek, Karadağ, Sırbistan, Makedonya,

Hollanda, Sudan, Cezayir, Arabistan, İran, Hindistan, Pakistan, Irak, Mısır,

Filistin, Kosova, Kuveyt, İsrail ve Avusturya'dan dergilerin katıldığı fuara

Pakistan dergiciliği ve Balkanlar'daki dergicilik üzerine birer program da

gerçekleştirildi.

Ana Tema: “Eleştiri mi Linç mi?”

Gerek siyasi konularda, gerek ilmi, fikri, sanatsal konularda eleştiride

bulunabilmek elbette güzel. Üstelik zenginleştirici bir fiil

eleştirmek/eleştirilmek. Ancak dünyada eleştiri ahlakının gittikçe

kaybolmakta olduğu da üzücü bir gerçeklik. Bir eleştiri adabı mümkün mü?

Eleştiriyorum, diyenler nasıl oluyor da kolayca dehşet saçan bir linç

söylemi içinde buluveriyor kendilerini? Bu kaygılarla bu sene fuarın ana

teması olarak "Eleştiri mi linç mi?" başlığı belirlenmişti.

435

67

42

234