31 Ekim 2015

En hayırlısından beklediklerim…

Siyasetle az buçukta olsa haşır neşir olan herkesin kabul ettiği gibi milletçe farklı bir seçimi yaşayacağız yarın.

Seçime her ne kadar onlarca parti giriyor ve onların sadece dört tanesinin barajı aşacağı bekleniyor olsa da görünen o ki seçim iki kesim arasında geçecek.

AK Partililer ve diğer parti taraftarları…

Bunu kendisini AK Parti'nin karşıtı olarak konuşlandıran herkes nicedir telaffuz ediyor.

‘Oyunuzu AK Parti'nin dışında kime verirseniz verin' diyenlerin sayısı epeydir azımsanmayacak kadar fazla.

Seçimin farklılığı bununla da sınırlı değil.

Muhalefetin bütün seçim söylemini AK Parti'den öte direkt Cumhurbaşkanı Erdoğan üzerine kurgulanmasına ne demeli?

Dert Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nden indirilmesi ya da etkisiz bir konuma getirilmesi olduğundan seçimin farklılığı da muhalefetin sıyırmışlığı da sınır tanımıyor doğal olarak.

Lakin bütün oyunlara, yalanlara, saldırılara rağmen AK Parti'nin yeniden seçimin galibi olacağı da kesin.

O yüzden de bugünkü yazımı bir vatandaş olarak AK Parti'den isteklerime ayırmak istedim.

**

Öncelikle onca saldırıya aldırış etmeden ülkeyi ilerletecek, herkesin hayat standartlarını daha da iyileştirilecek ekonomik, sosyal, kültürel ve hukuksal projelerin aksatılmadan sürdürülmesini bekliyorum.

Sonra hayatları tarumar eden, ruhları kirleten, sevgi ve umutları tüketen silahlı silahsız terör belasıyla demokratik hukuk devletine uygun metotlarla mücadeleye devam edilmesini…

İlk on üç yılda orta sınıfın oran ve imkânlarının artırılmasından sonra artık dar gelirlilerin, emeklilerin, öğrencilerin,  ev kadınlarının ve yoksulların yaşam standartlarının iyileştirilmesini…

Yarım kalan çözüm sürecinin hızlı ve etkili bir şekilde daha geniş kesimleri kapsayan müzakerelerle sonuca ulaştırılmasını…

Ülkede yaşayan her kesimin temel hak ve hürriyetleri konusunda sağlanan kazanımların korunmasını, daha geliştirilmesini…

Cunta anayasasının ayıbından herkesi kurtaracak ve demokratik bir hukuk devletine yakışır yeni bir Anayasa'nın savsaklanmadan hazırlanmasını da tabii ki.

Daha spesifik beklentilerimde var elbet, yeni AK Parti hükümetinden.

Öncelikle kentsel dönüşümün daha huzurlu, ferah, yeşil ve temiz kentlerin yaratılması amacıyla hızla ama planlı ve programlı olarak hayata geçirilmesini mesela.

İnsanı boğan, bunaltan, yabancılaştıran dikey şehirleşme anlayışına artık bir çeki düzen verilmesini...

Su, kanalizasyon, temizlik, yol, kaldırım, cadde, spor, park, otopark, yeşillendirme, ağaçlandırma, aydınlatma, ulaşım alanlarında kalite ve standartların gelişmiş ülke düzeylerine yükseltilmesini…  

Kent sakinlerinin rahatsızlığına ve huzursuzluğuna aldırış etmeyen belediyelerin sorumluluklarını en iyi şekilde yerine getirmeleri konusunda denetlenmelerini…

Şehirlerin birçok farklı alanında süren başıboşluklara bir düzen getirilmesini… Trafikteki kuralsızlardan sokaklardaki taşıt hoyratlığına, kafasına göre davranan satıcılardan temizlik sorunlarına, gürültülü parklardan denetimsiz mekânlara, yeşili katleden düğün salonlarından çöpleşen piknik yerlerine uzanan gudubet görüntülere son verilmesini…

Turizm ya da yerel ekonominin güçlendirilmesi gibi derdine köylerin, kasabaların otantik ve doğal yapısını bozan yapılaşmalara izin verilmemesini de bekliyorum tabii ki.

Ya da bürokrat ve memur sınıfının ülkede yaşanan değişimlere uygun kibirlerinden, komplekslerinden, üstenci yaklaşımlardan uzak sosyal ve kültürel bir seferberliğe tabii tutulmasını da...

Polis ve zabıtaya demokratik bir ülkede halkın sağlığını, huzurunu, güvenliğini en üst düzeyde sağlayacak özgüvenin ve yetkinin verileceği yeni ve etkili bir düzenlemenin getirilmesini de…

Tarih, politika, sosyal bilimler ve kültür alanlarında özgür, özgün ve objektif düşünebilen, özgüveni ve kalite anlayışı yüksek nesiller yetiştirecek bir eğitim sisteminin başlatılmasını da…

Ortak yaşam kültürünün yaygınlaştırılması ve hayat kalitesini artıracak bir adabı muaşeret seferberliğinin yaşama geçirilmesini de istiyorum.

Haydi hayırlısı…