Fransa’da deney ilacı ölüme neden oldu

 Fransa' da ağrı kesici yeni bir ilacın deneme araştırmasında 1 kişi ölmüş, 5 kişi ise ağır bir tabloda hastaneye kaldırılmış.

Henüz denenen ilacın ölüme yol açmasında şaşıracak bir şey yok, bu deneyler zaten bunun için yapılıyor.

Denekler ölüm riskini de kabul ederek “para karşılığı” araştırmaya alınıyor.

Buna bir tür iş “üzücü iş kazası” denebilir.

Asıl önemli ve acı olan “emniyetli” oldukları ispatlanarak (!) piyasaya sürülen ilaçların sebep olduğu ağır yan etki ve ölümler ve bu ilaçlardan bazılarının bu ölümcül aksi tesirleri bilindiği halde gizlenmesidir.

Bir araştırmaya göre içlerinde ilaç yan etkileri de bulunan önlenebilir tıp hataları yüzünden sadece USA' da senede 210 bin-440 bin kişinin öldükleri tahmin ediliyor.

Journal of Patient Safety isimli dergide yayınlanan makalede USA' da her sene hastaneye yatanlar içinden 210 bin ilâ 440 bin kişinin, önlenmesi mümkün olan zararlar yüzünden öldüklerinin tahmin edildiği bildiriliyor.

Bu hesaplama, NASA' nın toksikologlarından John T. James tarafından gerçekleştirildi; James' in 19 yaşında ölen oğlunun ardından hastane hizmetlerindeki ihmalkârlıkları öne sürdüğü bir kitabı da var.

James' in tahmini, 2002-2008 arasında hastanelere yatırılan 4 bin 200' den fazla hastaya ait verilerin değerlendirildiği, 2008-2011 tarihleri arasında yayınlanan dört araştırmaya dayanıyor.

Bu araştırmalar değerlendirildiğinde hastaların yüzde 21' inin ciddi komplikasyonlarla karşılaştıkları, yüzde 1.4' ünün ise bu yüzden öldükleri belirlendi.

2007' de ülkede 34 milyon kişi hastaneye yatırıldığı verisine göre, buradan her sene 210 bin kişinin öldüğü hesaplanıyor ama tıbbi kayıtların birçok komplikasyonu göstermediği ve teşhis hataları ele geçirilemediği için bu rakamın 440 bine kadar çıkabileceği de iddia ediliyor.

Bu, USA' da kabaca “her 6 ölümden birinin hastaneler yüzünden gerçekleştiğini” gösteriyor ve tıbbi hatalar ölüm sebepleri sıralamasında kalp-damar hastalıkları ve kanserlerden sonra üçüncü sırayı alıyor.

Daha önce senede 98 bin kişinin öldüğü sanılıyordu

Bu araştırmadan önce kısa adı IOM olan Amerikan Tıp Enstitüsü (Institute of Medicine) tarafından 1999' da yayınlanan “Hata insana mahsustur” (To Err Is Human) başlıklı rapora göre “her sene tıbbi hatalar yüzünden 98 bin kişinin öldüğü”  biliniyordu.

1984 senesinde New York hastanelerinde tedavi edilen hastalara ait tıbbi kayıtların değerlendirilmesiyle hazırlanan bu rapor “Hayır, bu kadar da olamaz” diye çok itiraz görmüştü.

Sağlık ve İnsan Hizmetleri Başmüfettişlik Bürosu (Office of Inspector General for Health and Human Services) da 2010' da hastanedeki kötü sağlık hizmetleri yüzünden her sene sadece Medicare' e bağlı olanlardan 180 bin kişinin öldüğünü bildirmişti.

Amerikan Hastaneler Birliği (American Hospital Association) sözcüsü IOM' un rakamını daha güvenilir bulduklarını bildirirken ProPublica tarafından görüşleri sorulan üç önde gelen “hasta emniyeti araştırmacısı” da araştırmanın yöntem ve bulgularının muteber olduğunu söylüyor.

Gelelim neticeye

Bir ülkede tıbbi hatalar sebebiyle kaç kişinin zarar gördüğünü ve öldüğünü tam olarak bilmek elbette mümkün değil.

Bu, ancak tahmin edilebilir çünkü hem tıbbi kayıtlar tam doğru değildir hem de birçok hekim ve hastane hatalarını açıkça bildirmek istemez.

Kendisine başvuran her insanı “hasta” olarak etiketlemekte beis görmeyen, ilaç endüstrisinin oyuncağı haline gelen modern tıbbın çok ciddi bir sorgulamaya ihtiyacı var.

Amerikalılar durumun vahametinin yeni yeni farkına varıyorlar ama ünlü hiciv şairimiz Neyzen Tevfik  olacakları onlarca sene önce çoktan görmüş:

     Bir hazakatzedeyim, midemi tıp tepti benim 
     Kırk katır tepse yıkılmazdı bu muhkem bedenim

     Kapladı her yanımı sancı, elem, ağrı, bere 
     Bir mezar oldu vücut, sanki etibba haşere

     Hastane sanarak çok yere girdim çıktım 
     İbret aldım oralardan da canımdan bıktım.