Gez dünyayı gör Konya'yı
Konya deyince akla ilk gelen Selçuklu Devleti’ne başşehirlik yapması ve Mevlâna Celaleddin Rumi Hazretleri’nin diyarı olmasıdır. Şehr-i Konya’ya Hazreti Mevlâna ayrı bir mana ve değer katar. Şehir, Mevlâna Hazretleriyle özdeşleşir.
Ölüm gününü düğün günü anlamında Seb-i Arus olarak
adlandıran Mevlâna Hazretlerinin Hakka vuslatının 749. Yıldönümünde Konya’daydım.
Mevlana Celaleddin Hazretleri’nin törenlerinin bitmesinden bir gün sonra
gittiğimde türbenin her zamanki gibi ziyaretçilerin yoğun rağbetine uğradığına
şahit oldum. Bu ziyaretin ardından Konya’nın meşhur Alaattin Tepesi’nde bulunan
Sultan Kılıçaslan Camii’ne gittim. İkindi namazını eda ettikten sonra caminin
yanında bulunan Kılıçarslan türbesini ziyaret ettim. Kılıçarslan türbesinde
Selçuklu Devleti'nin önemli hükümdarlarının kabirleri bulunuyor. Burada Türkiye
Selçuklu hükümdarları; Ruknettin Mesud, II. Kılıçarslan, I. Gıyaseddin Keyhüsrev,
II. Ruknettin Süleyman, III. Kılıçarslan, I. Alaaddin Keykubat, II. Gıyaseddin Keyhüsrev,
4. Kılıçarslan, III. Gıyaseddin Keyhüsrev kabirleri yer alıyor.
ECDAD YADİGARI ESERLERİYLE KADİM BAŞŞEHİR
Konya, Selçuklu Devleti’ne baş şehir olma vasfından dolayı
ayrı bir vakara sahip. Tarihi ve kültürel mirası ve tarihi eserlerinin bolca
bulunduğu bu şehirde ecdad yadigarı bu tarihi eserlere gereken değer veriliyor ve
bakımları titizlikle yapılıyor. Konya caddelerinde, sokaklarında dolaşırken
kadim tarihin müstesna eserlerini görebilirsiniz. Şehirdeki eserlerde daha çok
Selçuklu mimarisi hâkim. Bu eserler
şehre Türk Müslüman kimliği mührünü vurmuş adeta. Eski Konya Stadyumu’nun
olduğu yer bugün Konya Millet Bahçesi yapılmış. Burada Selçuklu mimarisiyle
çeşitli yapılar inşa edilmiş. Ayrıca
yürüyüş yolları, sosyal alanlar yapılmış. Bununla birlikte Millet Bahçesi’nde
muazzam bir cami inşaatı devam ediyor. Millet Bahçesi içerisinde gençlerin
vakit geçirip kitap okuyacakları kütüphaneler kurulmuş durumda. Şehrin, insanın
içine işleyen soğuğunda bu kütüphanede ilimle meşgul olan gençlerin olduğunu
görmek, ortamın sıcaklığına renk ve değer katmış. Kadim başşehir Konya’ya
böylesine güzel eserler kazandıran Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere
ilgili kurum ve idarecilerine teşekkür etmek gerek. Zira yaptıkları eserler takdire
şayan.
GEÇMİŞİMİZDE İLME VERİLEN DEĞERİN İZLERİ
Konya, tarih ve kültür şehri olmakla birlikte aynı zamanda
bir üniversite şehri olma özelliği de taşıyor. Tarihimizde meşhur Karatay
Medresesi ve İnce Minareli Medrese de bu şehirde ziyaretçilerini bekliyor.
Enfes mimarileriyle geçmişten bugüne ilme verilen değeri cismen gösteriyorlar. Ayrıca
Türkiye'nin en büyük üniversitelerinden biri olan Selçuk Üniversitesi ve Necmettin
Erbakan Üniversitesi’yle Konya Gıda Tarım Üniversitesi, Konya Teknik
Üniversitesi gibi devlet üniversitelerinin yanında Karatay Üniversitesi gibi
vakıf üniversiteleri de şehrin eğitim ve bilim faaliyetlerinde de öne çıkmasına
katkı sağlıyor. Konya ziyaretimi bu düşüncelerle ifade ettikten sonra Mevlâna
Hazretleri’ni de vuslatının 749. Yılında rahmetle ve hürmetle anıyorum.
Velhasıl Konya’yı görmeyenler gidip görmeli. Bir veya
birkaç gün bu kadim şehirde vakit geçirmeli. Ne demişler: “Gez dünyayı gör
Konya’yı.” Selam ve dua ile...