01 May 2022

Hacı Bektaş-ı Veli'den 3 ders

Anadolu zor yıllar. Kıtlığın kırıp geçirdiği bir halk. Yunus Emre’nin hayatında, hepimizin bildiği bir dönüm noktası.

Hacı Bektaş-ı Veli Hz. Dergâhında herkese buğday dağıtmaktadır. Konumuz burası. Yunus Emre’nin hayatında geçmese belki hiç duymayacağımız çok önemli bir hadise. Hemen “buğday mı, himmet mi?” Kıssasına yöneliyor zihnimiz. Önemli tabi. Ancak çok kritik dersler atlanıyor burada. Bu dersler hepimize, ancak özellikle hoca ve âlimlerimiz ile siyasi liderleredir.

1.     Anadolu’da kıtlık var. İnsanlar gıda ihtiyaçlarının karşılamakta oldukça zorluk çekiyorlar. Ama aynı bölgede yaşayan Hacı Bektaş-ı Veli bu kıtlıktan etkilenmemiş; üstelik elinde fazla fazla buğday var.

Soru şu: Bu nasıl oluyor? Aynı kıtlık neden Hacı Bektaş-ı Veli’yi etkilememiş?

Burasını hiç düşündünüz mü?

Cevap Hacı Bektaş-ı Veli’nin yüksek öngörüsü ve basiretidir. Kıtlık daha gelmeden seneler öncesinde bunu öngörerek sevenleriyle birlikte bol bol üretime geçmesi ve kıtlık günleri için buğday depolaması. Böylece halk kıtlıktan kırılırken, o bir İslam âlimi olarak en önemli liderlik vazifesini yerine getirebilmiş, on binlerce insana yardım elini uzatabilmiştir.

2.     Bu öngörüsünü kişisel zenginliğini arttırmak için, “yatırım yapacak en güzel emtiayı buldum!” fikriyle değil, tamamen Allah rızası için yapmıştır. Yani düşüncesinde bir yatırım fırsatı düşüncesi, dünyevi bir bakış, kapitalist bir iştah yoktur. Allah bizlerin zihnini ve gönlünü bu pisliklerden kurtarsın. Hacı Bektaş-ı Veli’nin bu dersi bizlere HİMMET olsun. Âmin.

3.     Toplumun ve insanların ruhsal olarak ta çökmüş ve umuda ihtiyacı olduğu zamanlarda, onlara söylevin ötesine gerçek bir umut kapısı olmayı başarmıştır. Muhtaçlara mutlaka öyle olduğu halde, sadece “Allah rızka kefil” diyerek manevi teselli vermekle yetinmemiş; somut bir çare olarak buğdayı onlara uzatabilmiştir. (layık olabilenlere de himmeti)

Rabbim, benzer sıkıntıların yaşanmakta ve yaklaşmakta olduğu günümüzde de, özellikle zekât müessesesini harekete geçirerek ve en az onun kadar önemli toprağın, tohumun değerini kavrayıp kavratarak umut kapısı olacak Hacı Bektaş-ı Velileri, onların himmeti ile toplumu ihya edecek Yunus Emreleri görebilmeyi bizlere de nasip etsin. Âmin