12 Nisan 2018

Hayatın içinden nükteler....

Bugün sizlere biraz tebessüm ettirmek istiyorum. Sunacağım nükteler ne Japonya ne Çin'den bizzat hayatın içinden….

 

-İÇECEĞİN  GAZLISINDAN  YİYECEĞİN  TUZLUSUNDAN  UZAK  DUR-

 

-‘'Hocam! sabah sabah bana bir tavsiyede bulunda,  onu  gün  boyu  yaşayayım''diyen genç Ahmet'e şu nasihatte bulundum;

 

-Ahmetçiğim, içeceğin  gazlısından,  yiyeceğin  tuzlusundan, 

şoförlerin hızlısından, yolların çok buzlusundan, pazarlığın gizlisinden, yüreklerin paslısından, havaların sislisinden,

hanımların nazlısından  uzak  dur!...

 

-BİR TAKVİM YAPRAĞININ SÖYLETTİKLERİ-

 

Geçen ayın son gününün takvim yaprağını elime  alınca  içimi derin bir hüzün kapladı. O hüzünle şu dizeleri yazdım:

‘'Soba yanar mahrum olur kömürden

İnsan yaşar, gider koca ömürden''

 

-TERS HESAP-

 

Geçen gün bir arkadaşla bir mağazanın alt katında alışveriş yapıp, üst katında hesap ödeyince arkadaşa şöyle dedim:

Şu çelişkiye bak! toprağın üstünde yaptıklarımızın hesabını toprağın altında verirken, mağazanın alt katında aldıklarımızın hesabını üst katında veriyoruz.

 

-YA HOCAYA YA KOCAYA-

 

Babasının gösterdiği  onca gayrete rağmen tembellik eden bir hanım kıza şu tavsiyede bulundum:

Bak hanım kız! tercih senin ya çalışır okur, üniversiteye(hocaya gidersin), ya  da  tembellik edip, bir yer kazanamayınca mecburen kocaya gidersin.

 

-SECDE NASIL YAPILMALI?-

 

‘'Namazlarımı huşu ile kılamıyorum.''diyen bir işadamı dostuma  şunları söyledim:

Bunun sebebi şu: Sen  sadece alnınla secde ediyorsun. Namazından huşu elde edebilmek için hem alnınla, hem aklınla hem de yüreğinle secde etmelisin.

 

-BAYRAM SORUSU-

 

Bayramı nasıl ihya ettiniz? Kurban etlerinizi derin dondurucuda dondurarak mı, kurban etleriyle yoksulun acısını dindirerek mi?

 

 -ONLAR BERABERE KALDI BİZ BERABER OLAMADIK-

  

3 kıymetli dostla nezih bir mekanda sıcak bir çorba için sözleşmiştik, fakat arkadaşlarla o sabah buluşamadık.

Telafi buluşmamızda arkadaşlara şöyle dedim;

‘'Arkadaşlar, bu nasıl iştir Allahaşkına! Ezeli rakipler Fenerbahçe'yle Galatasaray bile Kadıköy'de berabere kaldılar. Biz ezeli refikler olarak bir araya gelemedik.

 

-TESBİHÇİ,TENBİHÇİ,TEKBİRCİ-

 

Bir mekanda oturuyoruz. Nevşehirli Ethem abi selam verip,''Ben tesbihçi Ethem'' deyince, ona ‘'Ben de Tenbihçi Bülent'' diyerek mukabelede bulundum.

Daha sonra aramıza katılan Muzaffer Doğan abi  ‘'Biriniz Tenbihçi, biriniz Teşbihçi''

Peki ben neyim?, deyince

Ona şöyle dedim:

-Sen de Tekbircisin abi

 

-AZİZ İSTANBULLULAR ACİZ İSTANBULLULAR-

 

İstanbul'un tarihi konumu ve eşsiz güzelliklerini görünce insanın İstanbullulara ‘'Aziz İstanbullular!''diyesi, 5 dakikalık yolu 50 dakikaya çıkaran trafik çilesini görünce de  ‘'Aciz İstanbullular'' diyesi geliyor..

 

-İKİ KITA İKİ YAKAYA-

 

İstanbul şehri 2 kıtayı biraraya getiriyor da bazen iki yakayı biraraya getiremiyor...

 

-16 PENALTI-

 

Yıllar önce bir ilkbahar sabahında baharı şu dizelerle karşılamıştım....

Geldi Mart'ın Onaltısı

Gitti kışın Penaltısı''

 

-ZORLAMA HORLAMA-

 

Bir mecliste arkadaşlara şöyle dedim

‘'Arkadaşlar! İslam Dinine girişte zorlama; girdikten sonra da hiçbir kardeşimizi horlama yoktur!