25 Ekim 2020

İki kitap iki yazar

SÖZÜN KÖZÜ

Yusuf Tosun mühendis olan yazarlardandır. Hem mühendisliği hem de yazarlığı çok iyi harmanlıyor. İkisi de gözleme ve dikkate dayalı olduğu için çok başarılı işler çıkıyor ortaya. Aynı zamanda Anadolu Yazarlar Birliği'nin başkanıdır. Son olarak Çıra Yayınlarından ‘Sözün Közü' isminde mutlaka okunması gereken harika bir kitap yayınladı. Her şey isminde  saklı. ‘Sözün Közü' ya da ‘Közün Sözü'.

Kalabalıklar arasında hızla yalnızlaşan günümüz insanının en büyük açmazlarında biri hiç şüphesiz ‘kültürsüzlük'tür. Bu aynı zamanda çağdaş küresel sistemin beraberinde getirdiği bir sonuçtur. Böylece ‘çokluk' içinde yaşanan ‘yokluk' beraberinde aptallaştırılmış, aylak ve de alık bir güruh peyda etti. Bireyler artık sanal dünyanın sözde ‘sonsuz' ama gerçekte ‘daraltılmış' sınırları içinde var olan ruhunu kaybediyor. Bu yara gittikçe derinleşiyor ve devası olmayan bir illete dönüşmek üzere! ...
Bir devletin büyüklüğü sadece ekonomik göstergelerinden değil, kültür-sanat-edebiyat değerlerinin yaşanmasından, yerleşmesinden belli olur.
Çünkü kültür de, eğitim de, sanat da bir beka mücadelesidir. Kültür-sanat-edebiyatınız varsa yasarsınız, değilse yok olmaya mahkumsunuz. Şayet kültür-sanat-edebiyatınız sağlam temeller üzerinde ise hiçbir güç sizinle baş edemez.
Hâsıl-ı kelam; yeni bir kültür hamlesi ve de medeniyet inşasına şiddetle ihtiyacımız var!
Temennimiz; insanlık medeniyetinin kültür, sanat, eğitim ve edebiyat ile hayat sahnesinde yeniden şahlanması!... Bunu hep birlikte başarmak zorundayız

 

SENSİZLER TEKKESİ

Abdullah Yalın Karadağ'ı kitap aralarında tanıdım. Önce Yedi İklim Dergisinde gördüm kendisini. Orada çok fazla konuşma imkanımız olmadı. Sonra kitap fuarlarında karşılaştık sürekli. Eyüpsultan Belediyesi'nin geçtiğimiz yıl ki ramazan etkinlikleri içinde yer alan kitap ve dergi fuarında sohbet arkadaşım oldu. Görevim gereği etkinlik boyunca oradaydım. O da yine Yedi İklim standında dergi ve kitapların arasındaydı. Neredeyse her karşılaşmamızda selamlaştık, dostlardan, dergilerden, kitaplardan, şiirden konuştuk.

Derin bir kişiliği var. En önemlisi derdi de var. Şiirlerinde hissedeceksiniz zaten derinliğini ve derdini. Sohbeti ile de alıp götürüyor seni bir yerlere. Yazın Gökçeada'da tesadüfen denk geldik yine. Ada'nın en güzel yerinde gün batımını izledik. Şairin yanında şiir gibi bir günbatımı olmuştu.

Uzun zamandır Yedi İklim Dergisi'nde eser veren sevgili arkadaşımız A.Yalın Karadağ, bu sefer ilk şiir kitabıyla okurunun karşısına çıktı. İlk gördüğü anda da imzalayıp takdim etti.

Kitabı elime alır almaz kapağını çok sevdim. Daha lafım bitirmeden o resmi bizim derginin grafikeri Nuray Yüksel'e ait diyerek hemen hakkı teslim etti. Kitabın ismiyle, kapak resmi muhteşem uyuşmuş. Resim sizi alıp götürüyor ‘sensizler tekkesi'ne ve dolayısıyla kitabın içine. Kitabı çevirince arka kapakta “İrlanda'lı kırmızı çalı kuşuna” yazılan ‘Dublin Kuşu' şiiri selamlıyor sizi. Ve şöyle diyor.

‘kafeste sonsuz ayrılık geçmiyor

 ne farkım var hayal kuran delilerden

göğe çıkan dualara tutunmuşum ben.”

 

Sevgili şair dostumuz kitaba ismini veren şiirinin bir kıtasında ise şöyle diyor:

“sensizler tekkesinde bir şeyhtim

dağlarda kendiliğinden bitti çiçekler

içimde kalan yakup'un sus payı

konuşsam şimdi acemaşiran peşrev

anlayacaklar maziyi

şeyhi de müridi de bir olan tekkeyi”