26 Eylül 2017

Mimar ne iş yapar (2)

Bir arsanız var ve bu arsaya bir bina yaptırmak istiyorsunuz. Aynı şekilde bir binanız var ve bu binada muhtelif tadilat işleri yapmanız lazım. Ya da bir eviniz var ve bu evde dekorasyon ihtiyacı hâsıl oldu. Bunların tamamında gideceğiniz ilk kişi Mimar olmalıdır.

Çünkü mimar imar eden kişidir. Yani mamur eden, güzelleştiren, tadil eden, yani yerli yerine koyan, hakkını veren, inşa eden, tasarlayıp proje ortaya koyan kişidir.

Nasıl hasta olduğunuzda doktora gidiyorsanız, başınız derde girdiğinde polise ya da avukata başvuruyorsanız, bir şey bina etmek istediğinizde de bir Mimara gitmeniz ve ona danışmanız gerekir.

Ama belediyede çalışan bir mimara ya da bir ustaya değil. Hatta bir müteahhide bile değil.

Ha bir mimara ulaşmak için onlara gidip ehil bir mimar ismi sorabilirsiniz tabii.

Yoksa benim şöyle evim var tadilat yapılacak diye ustaya, şöyle arsam var inşaat yapılacak, kim daha ucuza yapar, hangi müteahhit daha fazla pay verir diye müteahhide, belki daha çok imar alırız ya da işimiz hızlı biter diye belediyedeki mimara giderseniz başınıza geleceklerden Mimarlar sorumlu değildir.

Evlerimizin ve şehirlerimizin bu hale gelmesinden tamamıyla ve sadece mimarların sorumlu olmadığı gibi.

İşini seven, ehliyet sahibi, bu hususta gerekli eğitimi almış, firma kurmuş, daha önce benzer işler yapmış bir mimara ulaştığınızda işin yarısını tamamlamış olursunuz.

Çünkü adı, adresi, resmi bir kimliği vardır.

Teknik, mali, finansal ve hukuksal olarak bir karşılığı vardır.

Bir kere bir mimar yasal bir işyeri açmış ise büro tescil belgesi ve ticaret belgesine sahiptir.

Yani yaptığı sözleşmelerden ve altına imza attığı işlerden dolayı sorumluluk sahibidir.

İşlerini mevzuat çerçevesinde yürütmek zorundadır.

Mimarlık kanunu, vergi kanunu, iş güvenliği kanunu, standartlarla ilgili kanunlar ve benzeri birçok kanun ve yönetmeliğe bağlı çalışmak zorundadırlar.

İşiniz olduğunda bir mimara gitmekten çekinmeyin.

Çünkü bir mimar her şeyden önce sizi dinler ve anlamaya çalışır.

İhtiyaçlarınızı öğrenmeye ve ne yapmak istediğinizi çözmeye çalışır.

Nelerden hoşlandığınızı ve bütçenizin ne kadar olduğunu söylerseniz o da nasıl ve hangi yönde hareket edeceğini bilir ve size ona göre bir çözüm sunar.

Önemli bir husus, ne yapmak istediğinizi ve amacınızın ne olduğunu mimara çok açık ve net anlatmalısınız.

Bir mimarı başka bir mimar ile kıyaslayabilirsiniz. Ama başka bir mimarla.

Yoksa bir usta, aracı, emlakçı ya da müteahhit ile bir mimarı kıyaslarsanız yanlışların en büyüğünü yaparsınız.

Yaptırmayacağınız bir iş için bir mimarın sadece projelerini bile kullanmanız her şeyden önce kul hakkıdır.

Yani fiyat almak, fikir çalmak, malzeme ve detay bilgisi öğrenmek için bile bir mimara gittiğinizde ve bu sürecin sonunda mimarın herhangi bir emeğini kullandığınızda ortaya koyduğunuz uyanıklığın bedelini elbet bir gün ödersiniz.

Bir mimarın bir işi yapmak için size verdiği teklifin maddelerinde geçen bilgileri bile o işi başka bir kişiye verdiğinizde sözleşme maddeleri olarak kullandığınızda aynı haksız durum geçerlidir.

Ama bu kadar uyanıklığın sonunda bile adı, adresi, yetkinliği, kurumsal bir kimliği olmayan bir ustaya düştüğünüzde anlarsınız işin vahametini.

Zaten etrafınızda tamirat ve tadilat yaptırırken kazıklanmış, parasını kaptırmış, istediği güzel sonuca ulaşamamış, işi fazlasıyla uzadığı için mağdur olmuş çok insan vardır.

Oysa bir mimara gittiğinizde o Mimar önce ölçü alır, ihtiyaç listesi çıkarır, proje çizer, albüm hazırlar, katalog gösterir, örnekler ile size her şeyi önceden izah eder.

İşi o olduğu için doğru kişilerle çalışır, etrafında güvenilir adamlar vardır, doğru malzeme nerden alınır sizden iyi bilir.

Merak etmeyin mimarlar aptal değildir, malzeme alırken ya da bir ustaya iş verirken kazıklanmak ya da fazla para ödemek istemezler. Siz mimarlardan daha iyisini, daha ucuza mâl edemezsiniz.

Birisi en iyisini en ucuza yaptığını iddia ediyorsa orada bir sıkıntı vardır zaten.

Bir mimar size tüm şartları, ölçüleri, marka ve modelleri, renkleri, detayları önceden belirlenmiş bir işi anahtar teslimi yapabilir.

Aynı işi, o işe harcanan tüm masrafların üstüne belli bir kâr koyarak yapabilir.

Baştan belirlenmiş tüm hizmet şekline bağlı olarak aynı işi sabit bir kâr ya da ücret ile de yapabilir.

Aynı şekilde o işi yapan bir başka yüklenici var ise size müşavirlik, danışmanlık hizmeti verebilir.

Sözleşmeye bağlı olarak çalışıldığında doğru bir sonuca ulaşılacağı için, memnuniyet oluşacak ve mimara fazladan ödediğinizi düşündüğünüz ücret gözünüzde büyümeyecektir.

Çünkü vaktinde, konuşulduğu şekilde, doğru malzemelerle, güzel detaylarla, etrafı kırıp dökmeden yapılan işin güzelliği çok farklıdır.

Aynı şekilde işini bilen bir mimarın tasarladığı bir bina; kütlesi, oranları, cephesi, planı, tarzı, üslubu ile size daha az para harcayarak da güzel bir sonuca ulaşabileceğinizi ispat edecektir.

İlla da belediyede tanıdığı olan biri veya belediyedeki birine, projenizi sanki daha hızlı ve daha avantajlı bir imarla belediyeden geçirecek diye iş verdiğinizde içinizde oluşan memnuniyeti bir sorgulayın bakalım. Hangisi helâl ve daha güzel?

Lütfen mimarlara temiz duygu ve düşüncelerinizi aktarın. Gayri resmi ve gayrimeşru işlerinizi mimarlara getirmeyin.

Mimarlar maliyet sihirbazı değildir unutmayın.

Mimarları sürekli bir ispat yarışına sokarak para vermeden çizdirdiğiniz projeleri başkasına uygulatarak iyi bir şey yapmıyorsunuz, bunu bilin.

Mimarlarını üzen bir toplum medeni değildir, bunu hiç aklınızdan çıkarmayın.

Mimarlar ne yapmalı haftaya devam edelim inşaAllah.

 

https://twitter.com/Mimarserkanakin