TBMM de ‘' Hakimiyet milletindir'' yazar. İş gerçekte böyle mi?  Gerçekten hâkimiyet milletin midir? Elbette mutlak hakim olan, varlığı var eden Allah'tır.  Bizim anlatmak istediğimiz bu değil. ‘'Hakimiyet milletindir'' ifadesinin nasıl işlevsiz ve  geçersiz hale getirildiğini  yazılarımızda ortaya koymaya devam ediyoruz. Toplumumuzda veren el kim, alan el kimdir?  Zihinlerimizde bir borç ilişkisini canlandırdı değil mi?

Şimdi soruyoruz, Para nedir? Kullandığınız para kimindir?  Paranın sahibi kimdir? Parayı kim üretiyor? Bu  soruların cevabı, iktisadi hâkimiyetin kimin elinde olduğunu ortaya koyacaktır. Çünkü para, bağımsızlığın göstergesidir. Üzerinde Türk Lirası yazması, Türk devletinin  yapmıyor. Peki para kimin?

Sorunun cevabı iktisadi bağımsızlığımızda kimin kontrolünde olduğunu ortaya koyacaktır. Aynı zamanda ‘'Hâkimiyet Bankalarındır'' sözü  bankalara asıldığında açığa çıkaracaktır. Bu yazımızda bu soruların cevabını vereceğiz.  Önce yerleştirilmiş olan paradigmaya/değersayıma bakalım.  Çünkü eğer olaylara bakış açınızı değiştiremezseniz, mevcut  size sunulmuş çözüm kümenize mahkûmsunuzdur. Sizin değer  silsilenizi kim inşa ediyorsa, tercihlerinizde bu kabul  üzere olacaktır. Onun için değersayımınızın inşa merkezi önemli.

Para nedir? Mal ve hizmetlerin, toplum içinde devinimini sağlayan, otoriter güç ile toplum tarafından kabul edilmiş  değişime vesile olan aracı. Para,  mal ve hizmetleri ölçme ve mübadele özelliği taşır. Birde servet biriktirme özelliği vardır ki biz buna itiraz ediyoruz. Çünkü ölçü biriktirilemez.  Ölçünün biriktirilmesi ile  ölçü ile oynanmış olunur.  Mal ve hizmetlerin toplum içinde devinimini, dolaşımını engeller.  Tabanda tüketim ve üretim daralmasına neden olur.  Peki tüm mal ve hizmetlerin devinimini sağlayan ölçünün korunması kimin görevi olmalıdır?  Evet, devletin dediğinizi duyar gibiyim ama maalesef devlet paraya dokunamıyor.  Paranın ilahları, devlete borç veriyor. Kimmiş bu ilahlar?  Paranın sahibi... Ölçüyü kontrol eden, dilediği gibi üzerinde tasarruf yetkisini kullanan Merkez Bankası ve Bankalardır. İşte paranın ilahları bunlardır. Bankalar ilahlık konusunda Merkez Bankasını da geçmiştir. Bunlar diledikleri gibi mevcut borca dayalı para sistemi ile para yaratırlar. Diledikleri yere diledikleri miktarda kredi verirler. İspat mı istiyorsunuz? Lütfen BDDK resmi sitesine  ve Merkez Bankasının resmi sitesine girin. Paranın sahibi  ilahlarını görün.  Bankaların verdiği kredilerin toplamı 1. Trilyon 871 milyar.   Özel şirket olan Merkez Bankası bütün basılı para 123 milyar.  Arada fark 1. Trilyon 748 milyar bankalar havadan yaratmış. Yani olmayan bir parayı varmış gibi sattılar, satıyorlar ve bu yıl olmayan paradan 195 milyar faiz elde ettiler. İşte parayı kontrol eden devleti de kontrol ediyor.  Millet olarak buna rıza mı göstereceğiz? Bu nasıl bir hırsızlıktır? Bu nasıl bir  milletin hakkını çalmaktır?  Ve siyasiler sessiz... Söylediklerimizi yalanlayacak bir babayiğit varsa buyursun görelim. İşi nasıl sulandırdıklarını çok iyi biliyoruz. Yürekleri varsa milletin önünde hesaplaşalım. Ekranlarda yalanları ile milleti zehirleyenlerin hiç mi  bu konuda söyleyecek sözleri yok?  Susarlar... Çünkü biliyorlar. Konuşamazlar,  çünkü oradan besleniyorlar. Muhafazakâr geçinen Televizyon, radyo, gazeteler... Neden bu konuya temas etmiyorlar?  İyide bu bankalarda Paralel devlet olmuş. Neden susuyorsunuz? Cumhurbaşkanı faizin aleyhinde konuşsun  onlar için yeterlidir. Bu iş yürek işidir zaten.  Biz bu yüreğin milletimizde olduğunu biliyor ve  milletimizi  faize karşı  ‘'sath-ı müdafaa ruhu ‘' sloganı ile ayağa kaldırmaya çalışıyoruz. Başaracağız... Bu oyunu milletçe bozacağız inşallah. Yeni çıkartılan  anayasa değişikliği ile  siyasal  güç  bu sorunu,  Yeni Türkiye için, yeni  ekonomi modeli ile faizin nasıl  kaldırılacağını bilenlerle çözmek zorundadır. Hep söylüyoruz Taban Ekonomisi... Aksi takdirde millet iktidara hala hakim olamamış demektir.

Artık bankalarla ortak devlet istemiyoruz. Hep  kölemi olacağız?  Devletimizin  iktisadi bağımsızlığımızı tehlikededir. Faizciler için vergi toplayan bir maliye istemiyoruz.  Yeni  modelde yeni faizsiz para olmalı.  İktisadi bağımsızlığı temsil eden para basma yetkisi,  bağımsızlık sembolüdür. Ama bu bağımsızlığımız şuan bankaların kontrolünde. Bütün toplum ve devlet bu para ile kontrol ediliyor.  Paraya hükmeden, devlete hükmediyor.

  Faize karşı sath-ı müdafaa ruhu ile yeni anayasal değişikliğin verdiği hukuki altyapıyla, yeni bir ekonomik modele geçiş adımlarının ilki olarak paranın devletin kontrolüne geçmesi şarttır.  ''Merkez Bankası bağımsızmış, bende bağımsızım''  diyen Sayın Cumhurbaşkanından umuyoruz ki milli bir ekiple bu konuya el atar. Ancak Allah'a güvenen bir milli irade, doğru bilgiyi, doğru adam ve doğru zamanı seçti mi, faizcilerin bütün çabaları boşa çıkacaktır.  İşte o an bütçe açığı bitecek, denk bütçeyi oluşturacak ve bütçeniz fazla verecektir. Varlık fonu gibi oluşturulan fonlara, borç bulmak için ihtiyaç duymayacaksınız.

Selam ve dua ile...