06 Şubat 2017

Referandumun Ayak sesleri

2 aylık bir maratonu eşiğindeyiz. Birçok yazar-çizer, yazamaz, anlayamaz bu süreçle ilgili şeyler yazacak. Kampanya hızlı başladı, hızlı devam edecek gibi görünüyor.

İki koca ay kimine göre hızlıca geçip gidecek bir süre, kimine göre bitişi için çokça zaman gerektiren uzunca bir süre… Hayır, oyu çıkarmak için ülkeyi dahi yakma hevesiyle yola çıkanların olduğunu görmekse daha acı. An itibariyle %55 bandında bir EVET oyu var, Hayır oylarının oranı ise %35'ler civarında, tabi herkesimin almak istediği %10'luk kararsızlar da bir kenarda bekliyorlar.

Hayır cephesi her zamanki gibi işe hızlı başladı lakin bu hızını sürdürecek takatte olmadığı da aşikar. Son iletişim faturası skandalı Hayırcı cepheyi iyiden iyiye köşeye sıkıştırdı. Alanda Hayır propagandası yapabilecek eleman kalmadı. Kalanlar da muhtemelen öncelikle bu fatura üzerinden sigaya çekileceklerdir.

Peki, EVET cephesi ne yapmalı? Anadolu'nun dört bir yanından insanlar EVET Platformları kuruyorlar. Bunların en önemlilerinden biri “Anadolu EVET Platformu”, bu gurup muhtemelen birkaç gün içinde manifestosunu yayınlayıp alana çıkacaktır. Diğerleri de Muhtemelen sahaya da inecekler en kısa zamanda… EVET platformları alanda nasıl bir tavır almalı sorusuyla karşı karşıya kalıyoruz. Bence bu tür çalışma yapacak guruplar bilmeliler ki 1 Evet oyu dahi çok değerli. Bu yüzden;

1-Kırıp dökmeden kampanya yürütülmeli. Hayır cephesiyle laf yarışına girilmemeli sadece EVET'in gerekleri tam olarak anlatılmalı…

2-Cumhurbaşkanlığı Sistemi, sade ve basit bir dille anlatılmalı. Eski sitem ve yeni sistem arasındaki fark tam olarak ortaya konmalı…

3-Kuşatıcı bir retorik seçilmeli, kimse ötekileştirilmemeli… İnadına söyleminden uzak durulmalı… Kimse ötekileştirilmemeli…

4-Merkeze AK Parti değil, Türkiye konulmalı, çünkü bu sistem değişiklik Ak Parti için değil Türkiye için…

5-Cumhurbaşkanlığı Sistemi ile milletin geleceğinin nasıl şekilleneceği çok net anlatılmalı.

6-Millet, Evet oyu ile neler değişeceğini tam bilmeli.

7-Rehavete kapılmamalı, aldık, zaten EVET çıkacak söylemi kazalara yol açarsa bunun telafisinin olmayacağı açıkça bilinmeli…

8-Gezilmedik mahalle, sokak, köy, kasaba kalmamalı, Halkın 15 Temmuzdaki değiştirici gücü tekrar ortaya konmalı…

Değişimler sancılıdır ve Türkiye'nin, Ortadoğu gibi bir ateş çemberinde önündeki bu fırsatı iyi değerlendirmesi gerekiyor. Ola ki bir kaza olması durumunda bu ülkenin kodlarıyla oynamaya çalışanlara fırsat verilmiş olacaktır. Bu oyunlara gelmemek için oyumuz EVET olurken, son saniyeye kadar uyanık olmalıyız.

Selam ve dua ile…