Sömürgecilik ve Afrika'nın yoksulluğu üzerindeki etkisi
Afrika, kronik açlık riski taşıyan 40 milyondan fazla insanla en fakir kıtadır. Kıta kaynaklarının Batılı sömürgeciler tarafından sömürülmesi nedeniyle Afrika'da açlık ve yoksulluk artmıştır. Batılı devletlerin 150 milyondan fazla Afrikalıyı köleleştirmesi, Afrika'nın yer altı ve yerüstü kaynaklarını sömürgeleştirmesi, kabile sınırlarını dikkate almadan sınırlar çizmesi, iç çatışmalara ve sınır savaşlarına yol açmıştır. Sömürgecilerin uyguladığı tarım politikaları verimli toprakların kaybına ve Afrika tarımının yok olmasına neden oldu. İç savaşlar, çatışmalar, mülteciler, iç göç, doğal afetler ve gıda ithal etmek için yeterli kaynağın olmaması açlığın ana nedenleridir. Ek olarak, Hristiyanlığın Batılı Misyonerler tarafından yayılması ve köle ticareti Afrika’daki açlık krizine katkıda bulundu. Bu makalede sömürgeciliğin mevcut Afrika açlık krizi üzerindeki etkisini yazdık.
Giriş
Afrika kıtası, kronik açlık riski taşıyan 40 milyondan fazla insanla
dünyanın en fakir kıtası. Açlık ve yetersiz beslenme sorunu Afrika'da uzun
süredir devam ediyor ve temel nedenleri karmaşık. 15. yüzyılda başlayan
sömürgecilik ise Afrika'daki mevcut açlık krizinin temel nedenlerinden biridir.
Sömürgecilik ve Afrika Açlık Krizi
Afrika'daki sorunların tarihi, sömürgeci Batı'nın Afrika'ya saldırdığı 15.
yüzyılın başlarına kadar uzanıyor. Batılı devletler 150 milyondan fazla
Afrikalıyı köleleştirdi ve kıtanın yer altı ve yer üstü kaynaklarını
kolonileştirdi. Sömürgeciler aşiret sınırlarını dikkate almayan sınırlar
çizerek iç çatışmalara ve sınır savaşlarına neden oldu. Sömürgeciler Afrika'yı
kendi savaşları için bir araç olarak kullanmışlar ve kıtayı kolayca
yönetebilmek için azınlıkları ve muhalifleri desteklemişlerdir.
Sömürgecilerin uyguladığı tarım politikaları verimli toprakların kaybına ve
Afrika tarımının yok olmasına neden oldu. Afrika ülkeleri sömürgeciler için mahsul
üretmeye zorlandı ve bu da gıda üretim kapasitesinin kaybına yol açtı. Bu durum
açlık krizini şiddetlendirdi. İç savaşlar, çatışmalar, mülteciler, iç göçler,
doğal afetler ve gıda ithal etmek için yeterli kaynağın olmaması açlığın ana
nedenleridir.
Köle ticareti ve Afrika Açlık Krizi
Köle ticareti, Afrika'daki mevcut açlık krizinde başat rol oynadı.
Afrika'dan ABD'ye getirilen köle sayısı 16. yüzyılda 125 bin, 17. yüzyılda 1
milyon 280 bin, 18. yüzyılda ise 6 milyon 265 bin oldu. 60 ila 184 milyon
Afrikalı, 15. ve 19. yüzyıllar arasında Atlantik hattındaki köle ticaretinin
kurbanı oldu. Köle ticareti, Batılı sömürgeciler için kazançlı bir sektördü ve
ülkelere göre pazar payı: İngiltere: %41,3, Portekiz: %29,3, Fransa: %19,2,
Hollanda: %5,7, İspanya: %3,2, Danimarka: %1,2.
Afrika'daki köle ticareti, yüzyıllardır tartışmalı ve hararetli bir
tartışma konusu olmuştur. 15. yüzyıldan 19. yüzyıla kadar, Avrupa ulusları
Afrika'daki köle ticaretini aktif olarak idare ettiler ve bu süreçte
milyonlarca Afrikalı zorla evlerinden alınıp Amerika'ya nakledildi.
Köle Ticaretinin Kökenleri
Afrika'daki köle ticaretinin kökenleri, Portekiz'in Afrika'nın batı
kıyısını keşfetmeye başladığı 15. yüzyıla kadar izlenebilir. İlk başta
Hindistan'a giden bir ticaret yolu bulmakla ilgilendiler, ancak kısa süre sonra
Afrika kıyılarının altın ve fildişi açısından zengin olduğunu keşfettiler.
Avrupa mallarını Afrika mallarıyla değiştirerek Afrika krallıklarıyla ticaret
yapmaya başladılar. Ancak kısa sürede köle ticareti yaparak daha fazla kar elde
edebileceklerini anladılar.
Köle ticaretine karışan tek Avrupalılar Portekizliler değildi. Yıllar
geçtikçe İngiltere, Fransa, İspanya ve Hollanda gibi diğer Avrupa ülkeleri de
ticarete katıldı. Afrika kıyılarında kaleler ve ticaret karakolları kurdular ve
oradan köleleri yakalayıp Amerika'ya naklettiler.
Köle Ticaretinin Afrika Üzerindeki Etkisi
Köle ticaretinin Afrika üzerinde yıkıcı bir etkisi oldu. 15. ve 19.
yüzyıllar arasında milyonlarca Afrikalının zorla evlerinden alınıp Amerika'ya
nakledildiği tahmin ediliyor. Köle ticaretinin Afrika'nın demografik yapısı
üzerinde önemli bir etkisi oldu. Özellikle köle ticaretinin en aktif olduğu
bölgelerde nüfusta önemli bir azalmaya yol açtı.
Köle ticareti, Afrika ülkelerinin ekonomileri üzerinde de önemli bir etkiye
sahipti. Köle ticareti, geleneksel Afrika ticaret ağlarını bozdu ve bir
zamanlar ticareti yapılan malların birçoğunun yerini köleler aldı. Bu, Afrika
mallarının devalüasyonuna ve Avrupa ile Afrika arasında tek taraflı bir ticaret
ilişkisinin gelişmesine yol açtı.
Ayrıca köle ticareti, Afrika'da bir şiddet ve istikrarsızlık kültürü
yarattı. Köle ticareti köleler için bir talep yarattı ve bu da köle
baskınlarının ve Afrika krallıkları arasındaki savaşların artmasına neden oldu.
Bu savaşlar, köle karşılığında Afrika krallıklarına silah ve cephane sağlayan
Avrupalılar tarafından körüklendi. Köle ticareti artık yasadışı olsa da, etkisi
bugün hala Afrika'da hissediliyor. Geçmişin derslerini hatırlamak ve tüm
insanlar için daha iyi bir gelecek inşa etmek için çalışmak esastır.
Temel Sorun Sömürgecilik
Sonuç olarak Afrika'daki açlık krizi birçok temel nedeni olan karmaşık bir
sorundur ve sömürgecilik, Afrika'daki mevcut açlık krizinin ana nedenlerinden
biridir.
***
TANRIM, BU TÜRKLER
NEREDE YOK?
2004 yılında yaşanan
büyük tsunami felaketi nedeniyle, bölgeye giden BBC muhabiri George Alagiah’ın
izlenimleri:
“Aceh’e indiğimde
kendimi Türkiye‘de sandım. Hayır, her yerde kebap dükkanları olduğu için değil…
Bana kartpostal satmaya çalışan çocukları gördüğümden de değil… Yok yok,
ayakkabı boyacılarının bağrışmalarından ya da araba kornalarından da değil…
Belki inanamayacaksınız ama; herkesin Türk bayraklı şapka giymesinden dolayı
böyle bir fikre kapıldım. Yolda gördüğüm bir genç Acehli’ye, neden şapkalarında
Türk bayrağı olduğunu sorduğumda bana verdiği yanıt çok ilginçti. Adı Recep
olan bu genç, ‘kendi bayrağımız olan şapkayı giyersek, altı ay hapis yatıyoruz.
Türk bayrağına kimse bir şey diyemiyor. Türk bayrağı da bizimkiyle aynı… Zaten,
Türkler bizim atalarımız sayılır ve biz bayrağımızı 500 yıl önce onlardan
almışız. Bundan dolayı, ne zaman bir maç olsa Türk Milli Takımının formasını
giyiyor, evlerimize Türk bayrağı asıyoruz.’ “Şaşırdım kaldım ‘Tanrım bu Türkler
nerede yok?’ dedim”