10 May 2023

Tarih tekerrür eder mi? 5

Dört haftadır soruyorum. “Tarih tekrar eder mi ?” Niye ısrarla soruyorum? Çünkü, önceki seri yazılarımda da açıkça belirtmeye çalıştığım gibi, geçmişte Türkiye’de dini hayat devre dışı bırakılıp diskalifiye edildiğinin ve siyasi görüş ayrılığından ötürü çok sayıda “muhaliftir” iddiasıyla haksız yere ve zulümle idam edildiklerinin üzerinden geçen zaman çok olmamasına karşın; “Hafıza-ı beşer nisyan ile maluldür!” gerçeğinden hareketle günümüzde -Allah korusun- yine aynı hata yapmaya çalışılıyor gibi görünüyor. O zaman o günkü ifadeyle “şeriatın kaldırılması, halifeliğe son verilmesi ve ilim yuvası olan medreselerin kapatılması uygulamalarına demokratik yollarla karşı gelmek isteyenlere fırsat verilmeyerek sudan sebeplerle “dar ağacına“ gönderildiler. İskilipli Atıf Hoca, Şeyh Said ve 46 arkadaşı, ülkedeki diğer Müslümanlara göz dağı vermek için idam edilip mübarek vücutları günlerce dar ağacında sallandırıldı. Bu mübarek cesetlerin nereye götürüldüğü, ne yapıldığı, nereye atıldığı olayların üzerinden yüz yıl (bir asır) geçtiği halde halen bilinmemektedir. Akademisyen ve yazar Mehmet Karasakal; Şeyh Said isyanı ayan beyan çok net bir şekilde dini amaçlı bir başkaldırıdır. Bu çalışmanın başlarında da değinildiği gibi film Hilafetin kaldırılmasıyla kopmuştur. Kardeşlik hukukunun tesisi olan şah damar kesilmiştir, bin yıllık yurt ve din birlikteliği kardeşliği; Orta Asya Türk milliyetçiliğine ve Ulus temelli Laik Cumhuriyete feda edilmiştir. Şeyh Said ile birlikte aynı sehpada hayatına son verilen Ankaralı Hoca İbrahim Edhem ve Aksaray Valide Cami-i Şerifi Kürsü Şeyhi Silifkeli Hoca Askeri Efendi’ nin durumu da olayın etnik değil dini içerikli olduğunu gösteren somut kanıtıdır, çünkü her ikisi de Kürt değillerdi.” demektedir.

Dersim’li (Tunceli) Seyit Rıza’nın katledilişi de aynı yolla yapıldı. İ.Sabri Çağlayangil, şunları söyler: "Rap rap yürüdü ve ”Evladı Kerbelayıh. (Seyidiz/Hz. Hüseyin’in soyundanız!) Bi hatayıh. Ayıptır. Zulümdür. Cinayettir" diye diye idam edildi. Bugün bazı siyasiler; “Biz seyyidiz!” diyorlar! Bugün “seyidiz” diyenler; geçmişte sıraladığımız olayları gerçekleştirenlerin  partilerinin (Tek Parti/Cumhuriyet Halk Partisi) yöneticileridir! Celladına aşık olmak bu olsa gerek!

İskilipli Atıf Hoca’nın mahkeme kararı komik bir biçimde verilmiş: “İdamına bilahire tanıkların dinlenip ifadesinin alınmasına!” denilerek idam kararı infaz edilmiştir.

Akademisyen ve yazar Mehmet Karasakal: “İstiklal Mahkemelerinde görev yapanların listesine baktığımızda görevlilerin az kısmı ancak hukukçulardan oluşuyordu; geriye kalanların içinde dudak uçurtacak çok ilginç mesleklerden ve kişilerden görev alanlar olmuştu.” diye yazmaktadır.

Nurettin Topçu ise: ”İstiklal Mahkemelerinde hakim yoktur, eşkıya vardır. İskilipli Atıf Hoca, Babaeski Müftüsü Ali Rıza Efendi, Muhammed Esad Erbili ve Şeyh Said; milleti korkutmak ve sindirmek için haksız yere idam edildiler!” diyerek İstiklal Mahkemelerinin gerçek amacını ifade etmiştir.

Yine Akademisyen ve yazar Mehmet Karasakal; Atıf Hoca’nın idamından 4 ay sonra Erzincan’a gelen İstiklâl Mahkemeleri, Ankara’dan aldığı emirle Erzincanlı Mevlevî Şeyhi İbrahim Hakkı Efendi, arar ama bulamaz. Gıyabında gerçekleşen tek celsede, asılarak idam edilmesi kararı çıkar. Hakkında arama emri bulunduğu halde kendi eceliyle vefat eder ve oğlu babasının vefatını jandarmaya haber verir. Seyyar mahkeme doğrulatmak için bir heyet gönderir. Mezarın açılmasını isteyen askere köylü karşı çıkar ama beş gün önce defnedilen cenazenin yüzü açtırılır, köylüye onaylatılır. Kefeniyle birlikte çıkarılan cenaze kurulan darağacında asılır. Kemah Nahiye Müdürü’nün; “Adamcağız zaten ölmüş niye asıyorsunuz?” sorusuna verilen cevap şöyledir:Mahkeme asılarak idamına karar vermiş. Biz kararı yerine getiriyoruz.” der.

 

Bu ülke, darbeler dönemini yaşadı. Zamanın  başbakanı ve hükumet üyeleri yoktan nedenlerle; sudan bahanelerle idam edildi. Düşünebiliyor musunuz, bir ülkenin seçimle işbaşına gelmiş başbakanına tahammül edememekten dolayı onu ortadan kaldırmak ne kadar demokrasiyle bağdaşır?