30 May 2017

TBMM Başkanı İsmail Kahraman: ‘Ramazan eğelence değil ibadet ayıdır’

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı İsmail Kahraman, manevi iklimin fevkalade geliştiğini ve ramazana büyük rağbet olduğunu belirterek, "Ramazan bir eğlence değil, ibadet ayıdır. O şuurda olarak ramazan yaşanmalıdır. Bütün milletimizin ve İslam aleminin ramazanını tebrik ediyorum, sağlık, huzur içinde nice güzel günlere ulaşmamızı niyaz ediyorum." dedi.

Kahraman, Birlik Vakfının Genel Merkezinde düzenlen iftarda yaptığı konuşmada, ramazanın ilk akşamında Birlik Vakfının üyeleriyle bir arada olmaktan büyük mutluluk duyduğunu ifade ederek,Türkiye genelinde ramazan ayına büyük bir ilgi olduğunu ve bu ilginin her geçen gün artarak devam ettiğini söyledi.

Birlik Vakfının 37. ananevi iftarını idrak etmenin onurunu yaşadıklarını aktaran Kahraman, Birlik Vakfının sadece İstanbul'da değil, diğer illerdeki şubelerinde de iftarlar düzenlediğini kaydetti.

Kahraman, ramazanın çok güzel geçeceğine inancının tam olduğunu dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Manevi iklimimiz fevkalade gelişti ve ramazana büyük rağbet var. Ramazan bir eğlence değil, ibadet ayıdır. O şuurda olarak ramazan yaşanmalıdır. Bütün milletimizin ve İslam aleminin ramazanını tebrik ediyorum, sağlık, huzur içinde nice güzel günlere ulaşmamızı niyaz ediyorum. Türkiye'ye mukallitlik değil, 'biz olmak lazım.' Şimdi ben meclise tuhaf kıyafetlerle çıkıyorum, dünyadaki meclislerde böyle bir şey yok. Ne oluyor? 'biz olmayacağız.' Hayır, biz olacağız. Kendimiz olacağız. İşte öyle olma yolunda yürüyünce de önümüzü kesmek istiyorlar."

ahmet-dur-kahraman

"Türkiye artık eskisi gibi olmayacaktır"

Birlik Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Mehmet Alacacı da tarihin çok kritik bir dönüm noktasında bulunulduğunu ifade ederek, "Batıda tüm ideolojilerin çöktüğü ve derin bir krizin yaşandığı günümüzde, Batının yine de değişmeyen amacı, bütün İslam ülkelerini istila ve işgal edip, ne kadar faydalanacakları imkan varsa ele geçirmektir. Bu sebeple bütün milletimiz, dünyanın her tarafında düşmanlarının saldırısına uğramıştır. İslam ülkeleri, yeniden dizayn edilip sömürmeyi sürdürmeye çalışan Batının baskısı ve ve kıskacı altındadır." diye konuştu.

İslam ülkelerine sürekli ve topyekun bir savaş açıldığını vurgulayan Alacacı, şunları kaydetti:

"Bu savaş, en belirli ve bariz şekilde ülkemizde, milletimize ve devletimize karşı verilmektedir. Bu savaş, daha önceki Haçlı savaşlarının devamı, çok daha büyük ve donanımlısıdır. Bir taraftan PKK, bir taraftan YPG, bir taraftan DHKP-C, bir taraftan DEAŞ, bir taraftan FETÖ, bir taraftan iç muhalifler, küresel güçlerin güdümündeki maşalar, diğer taraftan Almanya, Hollanda, Fransa, Belçika, İsviçre, Avusturya, İngiltere, ABD ve daha niceleri, milletimizin ve devletimizin üzerine değişik tarz ve usullerle saldırmaktadır. Bunun sebebi, Türkiye'nin geçmişi, konumu, sosyolojisi itibarıyla küresel hedefleri olmuş ve küresel hedefleri olmak zorunda olan bir ülke olmasındandır. Bugünün Türkiye'sinin, bağımlılıktan tam bağımsızlığa giden yolda, yapı temel taşlarını birer birer döşemeye başlamış, birçok sınavı başarıyla yönetmiş ve geçmiş bir ülke olması, Batılıları fevkalade rahatsız etmektedir. Türkiye'nin bu durumundan rahatsız olan, küresel algı operasyonları ile millete ve devlete yön vermek isteyenler, kendi mevcudiyet ve menfaatlerini her şeyin üstünde görenler, milletin uyanışını ve devletin gelişmesini durdurmaya çalışanlar bilsinler ki millet ve devlet düşmanlarının bu çabaları boşunadır. Türkiye artık eskisi gibi olmayacaktır."

Birlik Vakfının iftarına, eski Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu, AK Parti İstanbul Milletvekili Feyzullah Kıyıklık, AK Parti Nevşehir Milletvekili Mustafa Açıkgöz ve İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmut Ak'ın yanı sıra, çok sayıda davetli katıldı.

 “TESBİH ALETİ İLE TESBİH-İ İLAHİYİ KARIŞTIRMAYIN”

Zeytinburnu Kültür Merkezindeki Tasavvuf Sohbetlerinin bu sezon gerçekleşen son programında Ömer Tuğrul İnançer, Süleyman Çelebi'nin Mevlid şerhinde tesbihat bahsini konu aldı.

Mevlid'in Mirac bahrinde yer alan

"Gördü gök ehli ibadette kamu/Her biri bir türlü taatte kamu

Kim tehlil ü kimi temcid okur/Kimi tesbih ü kimi tahmid okur

Kimi kıyamda kimi kılmış rükû/Kimi Hakka secde kılmış ba huşû" mısralarından hareketle tesbih, tehlil, temcid ve tahmid kavramlarını anlatan Ömer Tuğrul İnançe, tesbihin, tesbihatın ibadet olarak taşıdığı değere de dikkat çekti. İnançer, "Namazdan sonra çektiğimiz tesbihatın ilk muhatabı Hz. Fatıma'dır. Ashab-ı Kiram Hz. Fatıma'dan öğrenip Efendimize tasdik ettirdikten sonra tesbih çekilmeye başlanıyor her namazdan sonra." diye konuştu.

 “TESBİH ALETİ İLE TESBİH-İ İLAHİYİ KARIŞTIRMAYIN”

İlk tesbihin aynı zamanda ashabı suffeden olan Sad bin ebi Vakkas tarafından yapıldığını hatırlatan İnançer, "Sad bin Ebi Vakkas buyuruyor ki, 'Rasulullah hepimize ders mahiyetinde her gün tekrar edeceğimiz ayrı sayıda ayrı esmalar vermişti. Kendileri mübarek parmaklarını ve boğumlarını kullanarak sayı sayardı. Ben her seferinde karıştırıyordum sonra kendimce bir çare ürettim. Uzun bir ipe 33 tane düğüm attım." diyerek araç olan tesbihin böylelikle ortaya çıktığını söyledi. "Osmanlı bunu çok büyük bir sanat haline getirmiş her türlü malzemeden çok incelikli sanat eseri olarak yapılmış." şeklinde konuşan İnançer, sözlerine şöyle devam etti: "Tesbih aleti ile tesbih-i ilahiyi karıştırmayalım birbirine. Tesbih subhanlaştırmak, eksiklerden münezzeh olan demek. Furkan suresinde Allah Teala "tesbih ediniz ve hamdediniz" buyuruyor. Bu nasıl olacak? Ulema efendilerimiz diyorlar ki büyük bir samimiyetle, içten gelerek teşekkür edilecek ve övülecek. Nasıl? Daha önce vermiş olduğu nimetlere teşekkürü gönlünde yaşatacaksın, nimetlerini devam ettirmesini, çoğaltmasını talep ve rica edici bir duygu taşıyacaksın. Bu duyguyla onu noksan sıfatlardan tenzih edeceksin. Tesbih bu demektir diyor büyükler."

"Subhanallah" tesbihatının çok önemli bir sadaka olduğuna dikkat çeken İnançer, "Subhanallah veya her dilde 'Yarabbi sen her türlü noksandan arîsin, münezzehsin' demek de tesbihtir. Ama Rasullullah'ın dilini taklit etmek iyidir. Bu tesbihat çok önemli bir sadakadır.  Bu mesele sözkonusu olduğu zaman Efendimizin önemini anlatmak için verdiği misal şu; "Allah'ı tesbih etmenin Allah indinde derecesi zenginin fakire verdiği sadakadan daha yüksektir.".Huzuru Peygamberîde bulunan zenginler ‘Ya Rasulullah biz şimdi bu sevaptan mahrum mu kalacağız' dediklerinde 'Siz de tesbih edin' diyor Efendimiz." şeklinde konuştu.

basin-toplanti

RAMAZAN COŞKU VE BEREKETLE GELDİ

Ramazan ayı coşku ve bereketiyle geldi. Camiler dolup boşalıyor. İftar sofraları uzayıp gidiyor. Sahura kadar programlar devam ediyor. Sahurda sofralar seriliyor.

Meydanlar kültür merkezine dönüştü adeta. İlçe belediyeleri kendi meydanlarına hatta birkaç yere kurdukları sahnelerde ramazanın ruhuna yakışır programlar icra etmeye çalışıyorlar.

Sultanahmet, Eyüpsultan, her zamanki gibi iğne atsanız yere düşmez kalabalıklar yaşıyor. Her ağacın altı ve masalar ikindi namazı sonrası sofralarla dolmaya başlıyor.

dursun-gulek

Beyazıt meydanı kültür meydanı oldu

İstanbul Beyazıt Meydanı'nda 200'e yakın yayınevinin kitaplarını okuyucuyla buluşturduğu ve bu yıl 36. sı Türkiye Kitap ve Kültür Günleri başladı. Bu güzel ve anlamlı etkinlik 21 Haziran Kadir Gecesi akşamına kadar devam edecek.
Her yıl olduğu gibi geleneksel hale gelen ramazan sohbetleri de devam ediyor. Birbirinden kıymetli yazarlar Kadir Gecesi'ne kadar her gün sohbetlerini yapacak. Ayrıca birbirinden değerli yazarlarımız da fuarda okurlarıyla buluşarak kitaplarını imzalayacak.

İstanbul Büyükşehir Belediyesinin kurduğu sahnede sanatçılarda sahne alacaklar.

 MALATYA ULUSLARARASI FİLM FESTİVALİ BU SEFER BAMBAŞKA GELİYOR

 Türkiye'nin köklü kültüründen ve sinemadan aldığı ilhamla çalışmalarına başlayan Malatya Uluslararası Film Festivali, bu yıl Türk sinemasının ve sinema sektörünün dikkatlerini üzerine toplayacak yenilik ve sürprizleriyle 7. kez sinemaseverleri bir araya getirecek.

 Festivalin Onursal Başkanı Malatya Valisi Mustafa Toprak, festivalle ilgili yapılan basın toplantısında “Doğu ile batının kesiştiği kültür, tarih ve doğal güzelliklerinin kucaklaştığı Malatya'nın sonbaharı ve sinemanın bin bir rengi ile zenginleşerek doğan bu festivalin büyük bir organizasyon olduğunu dile getirmek istiyorum” dedi. Vali Toprak ayrıca Malatya Film Festivali'nin bu sene teknik ve geleneksel olarak daha önce yapılanları devam ettirerek bu yıl daha fazla yeniliklerle düzenleneceğini dile getirdi.

Malatya Belediye Başkanı ve 7. Malatya Uluslararası Film Festivali Başkanı Ahmet Çakır,   Malatya Uluslararası Film Festivali'nin organizasyonunu bu yıl Büyükşehir Belediyesi olarak üstlenmelerinin heyecanını yaşadıklarını dile getirdi. Başkan Çakır, festivalin Malatya'nın tarihi ve kültürel zenginliklerini ülkemize ve dünyaya tanıtmada önemli bir misyon üstlendiği belirtti.

Festival Direktörü Suat Köçer, bu yılki yeniliklerle ilgili bilgiler verdi.

ULUSAL JÜRİ BAŞKANI: HÜLYA KOÇYİĞİT

  1. Malatya Uluslararası Film Festivali'nin bu yılki Ulusal Jüri Başkanlığını usta oyuncu Hülya Koçyiğit üstleniyor. Tedavisi sebebiyle Amerika'da olduğu için basın toplantısına katılamayan Hülya Koçyiğit, basın toplantısına katılanlara kısa bir mesaj da iletti.

Koçyiğit mesajında;

“Bu sene yedincisi gerçekleşecek olan ve ulusal jüri başkanlığını üstlendiğim Malatya Film Festivali'nin bugün düzenlenen basın toplantısına sağlık sorunlarım nedeniyle katılamayacağımı bildirir, bütün ekibe başarılar dilerim. Sanatsever ve sinemasever herkesi sevgi ile selamlıyorum” dedi.

 FESTİVAL ONUR ÖDÜLLERi

  1. Malatya Uluslararası Film Festivali'nin festival direktörü Suat Köçer, geçtiğimiz yıl ertelenme sebebiyle sahiplerine verilemeyen Onur Ödülleri'ni bu yıl takdim etme kararı aldıklarını açıkladı. Bu yılki Festivalin onur ödülü sahipleri, rol aldığı pek çok önemli filmle hafızalara kazınan, usta oyuncu Halil Ergün ve seslendirdiği unutulmaz şarkılarla Yeşilçam'a renk katan Belkıs Özener. Diğer bir Onur Ödülünü ise duruşu ve filmleriyle Türk sinemasında kendine özgü bir yer edinen ve sinema yolculuğunda 40. yılını kutlayan usta yönetmen Mesut Uçakan'a verilecek.

 

MALATYA FİLM YAPIM DESTEĞİ

Malatya Uluslararası Film Festivali'nde bu yıl Malatya Film Yapım Desteği kapsamında, Malatya Uluslararası Film Festivali ve TRT olmak üzere, iki önemli destek sağlanacak.

 Ertem Eğilmez Aile Filmleri Desteği

Usta yönetmen Ertem Eğilmez'in sinemasından ilhamla, aile kurumunu birey ve toplum nezdindeki değer ve önemini vurgulayan yapımları özendirmek amacıyla oluşturulan fon, büyük ustanın adıyla özdeşleştiriliyor; Ertem Eğilmez Aile Filmleri Desteği kapsamında jüri tarafından seçilen bir yapıma 100 Bin TL yapım desteği sağlanacak.

TRT Bağımsız Film Desteği

Malatya Uluslararası Film Festivali çatısı altında oluşturulacak ikinci destek fonu ise TRT tarafından sağlanacak. Serbest konulu film yapım desteğine dair ayrıntılar önümüzdeki günlerde festival yönetimi tarafından kamuoyu ile paylaşılacak.

 Festivalden Önce, Festivalden Sonra

 Bu yıl “Festivale Doğru” başlığıyla iki önemli etkinlik, festivalden önce gerçekleştirilecek. Bunlardan ilki, zamanla festival geleneğine dönüştürülmesi planlanan kapsamlı bir sempozyum olacak. Senarist, yönetmen, yapımcı, oyuncu, akademisyen ve çeşitli alanlardan uzman isimlerin katılımıyla gerçekleştirilecek sempozyum, bu yıl Türk sinemasında yerlilik kavramının dünü, bugünü ve yarınını, çeşitli yönleriyle ele alınacak. Eylül ayında düzenlenmesi planlanan iki günlük sempozyumun gündemindeki konuşma ve akademik tebliğler festival tarafından kitaplaştırılarak Türk sinemasının düşünsel ve yazınsal kütüphanesine kazandırılacaktır.

 Yaşadığımız döneme dair önemli bazı meseleleri sinemacıların gözüyle kayıtlara geçirmek istediklerini belirten Festival Direktörü Suat Köçer, her yıl bir belgesel yapımını üstleneceklerini söyledi. Bu kapsamda, yapımı üstlenilen ilk belgesel, 15 Temmuz Darbe Girişimi'ni ele alacak. Nabat isimli filmiyle çok sayıda festivalden takdir ve ödüllerle dönen Azerbaycan'ın önemli yönetmenlerinden Elçin Musaoğlu'nun imzasını taşıyacak olan belgesel, 15 Temmuz Darbe Girişimi'nin yurt dışından nasıl gözüktüğü sorusuna Azerbaycan örneği üzerinden cevap arayacak. Azerbaycan vatandaşlarının 15 Temmuz gecesi ve sonrasında yaşadıklarını kendine özgü bir dille beyazperdeye taşıyacak olan belgeselin çekimlerine kısa bir süre önce başlandı. Belgeselin gösterimi ise Ekim ayında Malatya'da düzenlenecek bir gala ile gerçekleşecek.

 BELKİ KÖYE BİR FİLM GELİR

Malatya Uluslararası Film Festivali'ne Malatya ve bölge halkının katılımını en üst düzeye çıkarmak ve Malatyalıları festival heyecanına dahil etmek amacıyla “Belki Köye Bir Film Gelir” başlığıyla yeni bir bölüm ekleniyor. Festival programından seçilecek bazı filmler, Malatya Büyükşehir Belediyesi'nin tahsis edeceği bir tırla Malatya'daki bazı köylerde gösterilecek. Bazı filmlerin yönetmen ve oyuncularının da dahil olacağı bu gösterimlerle festival heyecanı Malatya'nın dört bir yanına yayılacak.

 KISA FİLME AYRI ÖNEM

Sinema sektörünün önemli alanlarından biri haline gelen kısa film dalında yapılan bir dizi yenilik bu yıl dikkatleri 7. Malatya Uluslararası Film Festivali'ne çekecek. Festivalin uluslararası boyutunu güçlendirmek amacıyla kısa film yarışmasında finale kalan 10 film, program dahilindeki uzun metraj filmleri öncesinde büyük salonlarda gösterilerek kısa filmcilerin emek ve heyecanını geniş kitlelere ulaştırılacak. Kısa filmlerin dijital formatlara dönüştürme maliyeti festival tarafından karşılanacak.

 Festivalin bu yılki yeniliklerden bir diğeri de kısa film yarışmasında dereceye giren tek film yerine üç filme ödül verilmesi olduğunu belirten Festival Direktörü Köçer, bu kapsamda ilk filme 5 bin, ikinci filme 3 bin, üçüncü filme 2 bin TL para ödülü verilececeğini dile getirdi. 

 

  1. Malatya Film Festivali Ulusal Uzun Metraj Yarışması'na ait ödül miktarları, ödül heykelciği, tanıtım çalışmalarıyla ilgili yenilikler ve sürprizler önümüzdeki günlerde açıklanacak olup, yarışmaya başvurular 01 Haziran 2017 tarihinden itibaren yapılabilecek. Bu yıl ilki gerçekleştirilecek Malatya Film Yapım Desteği için başvurular da yine 1 Haziran'dan itibaren festivalin web sitesinden yapılabilecek.