22 Ağustos 2017

Çöl sıcağında kum fırtınasında hayallere yolculuk..

Bundan 9 ay önce de bahsetmiştim sevgili arkadaşım Hasan Söylemez'den. O gerçekten sıra dışı. Kafasına koyduğunu yapan, gerçekleştiren biri. Sempatikliği ve yüzünde eksik olmayan tebessümü ile çabuk kaynaşan ve kabul gören bir yanı da var.

Onu önce bisikletiyle beş parasız Türkiye turu ile tanıdık. Ulusal hatırlı bir gazetede çalışırken bir anda ayrılarak yolculuk hazırlığına başlar. Yolculuğa çıkmadan öncede cebindeki tüm parayı sokaktaki çocuklara dağıtır. Kredi kartlarını ise kırar atar. Neden diye sorulduğunda da “ülkemiz insanın iyilik, konukseverlik ve cömertlik yanına sığınmak için” cevabını verir. Bu maceralı yolculuğunu Hasan “Hayata Yolculuk” isimli kitabında geniş bir şekilde anlatıyor.

Bizim Hasan şimdi daha büyük bir maceranın içinde. Yaklaşık 9 ay önce Fas'tan başlayan Afrika Yolculuğuna 3 yıl daha devam edecek. Bisikletle devam eden zorlu yolculuğun sonunda 54 Afrika ülkesi gezilmiş olacak. Hasan bu şekilde de  Afrika'yı bisikletle gezen ilk insan olacak. Tarihe geçecek.

Aynı zamanda bu macera dolu yolculuğu kamerayla kaydeden Hasan 'Hayallere Yolculuk' ismini verdiği bir birinden değerli belgesellerde çekmiş olacak. Çekimlerde daha çok hayaller soruyor. Afrika'nın çocuğunun, gencinin, yaşlısının hayal haritası da çıkmış olacak.

Hasan bu zorlu yolculuğunun arasında takdire şayan bana göre Oscarlık işler yapıyor. Tüm gezginlerin, yapımcıların, fotoğrafçıların, gazetecilerin ahh bende yapabilsem demelerinin yanında kıskançlıkla karışık gıpta ile baktıklarını düşünmek zor değil. Biraz deli dolu her gazeteci, televizyoncu ve fotoğrafçı Hasan'ın gördüklerini görmek ve onları çekmek ister ama herkeste de, Hasan da olan cesaret yok işte. O yüzden ne kadar alkışlarsak az gelir.

Hasan Söylemez zorlu yolculuğunda geride bıraktığı eş, dost aile ve arkadaşlarını habersiz bırakmıyor.   Sosyal medya aracılığıyla yolculuğundan düzenli olarak bilgiler veriyor. Aralıklarla medyaya haber servis ediyor. Yaptığı çekimleri internette yayınlıyor.

Şimdi Hasan'ın yaptığı paylaşımlarından ve haber servislerinden yolculuğu ile ilgili bilgiler ve anılar aktarayım sizlere.

Sahra Çölü'nde bisikletle yolculuk..

Fas'tan yola çıkan gazeteci ve belgesel programcısı Hasan Söylemez, 3 bin kilometrenin üzerinde pedal çevirerek önce dünyanın en büyük sıcak çölü Sahra'yı aştı daha sonra Moritanya, Yeşil Burun Adaları ve Senegal'i geçip Gambiya'ya ulaştı.

Dünyanın en büyük sıcak çölü Sahra'yı 42 günde 1850 kilometre pedal çevirerek geçen Hasan çölde zorlansa da sağ salim geçmeyi başardı. Dünyanın en zor çöl geçişlerinden biri kabul edilen Batı Sahra ve Moritanya Sahra aynı zamanda dünyada en seyrek insan görülen yerler arasında da ilk sıralarda yer alıyor.

 

Çölde böceğe bile rastlamadım

 

Çöl yolculuğunda özellikle son haftanın işkence gibi geçtiğini belirten Hasan Söylemez, Sahra Çölü'nde neler yaşadığını şöyle anlattı: “İnsanın aşkla tutunduğu bir hayali, gayesi olmasa çölde bu kadar uzun süre bisikletle yolculuk yapmak katlanılacak gibi değil. Afrika yolculuğumda bu güzergahı geçmek zorundaydım. Başka alternatif yol yoktu. Bazen sinirlerim altüst oldu. İnsan çölde çok uzun süre yalnız kalınca ya derviş oluyor ya da kafayı yiyor. Çok şükür kafayı yemedim ama sabır eşiğimi sonuna kadar zorladım. Sürekli ufukta bir şey çıkacak umuduyla bakıyorsun ama yok, karşına hiçbir şey çıkmıyor. Eğer açlık ve susuzluk varsa işte o zaman serap görmeye başlıyorsun. Yoldan geçen tek tük arabalar dışında hiçbir şey yok. Duyduğum tek ses, rüzgar, bisiklet zinciri ve tekerin asfaltı ezerken çıkardığı lastik sesiydi. Bazen avazım çıktığı kadar bağırıyordum ama onu bile duymuyordum. Rüzgar resmen sesimi çalıp götürüyordu. Özellikle son hafta işkence gibiydi. Dünyada en seyrek insan görülen bölgelerden geçiyordum. Bırakın insanı, geçtiğim bazı yerlerde ölmüş deve ve eşek leşleri gördüm. Bu leşleri yemeye gelen böcek bile yoktu. Güneş altında sıcaktan eriyerek kuma karışıyorlardı. Bazı yerlerde ise tam tersi; mola verdiğim vakitler asfaltın üzerinden ayrılmaya bile cesaret edemiyordum. Çünkü her an akrep ya da akrebe benzeyen dev sarı örümcekler çıkabiliyordu.

Dilin damağa yapışması deyimini bizzat yaşadım

Bir taraftan da kum fırtınası ve rüzgarla boğuşuyordum. Moritanya'da rüzgar hiç arkamdan esmedi ya solumdan ya da karşımdan esiyordu. Kum fırtınaları ise gözümü açmama bile izin vermiyordu. Bazen hava sıcaklığı 40 dereceyi buluyordu. Dilin damağa yapışması deyiminin ne olduğunu bizzat yaşadım. Dil damağa yapışmıyor ama boğaz kuruduğunda yutkunmazsanız birbirine yapışıyor. Batı Sahra'da esen rüzgar serindi ama Moritanya'da öyle sıcaktı ki, üç dakikada bir dilimle dudaklarımı ıslatmasam onlar da birbirine yapışıyordu.

Çölde bazen çaresizlikten ağlamaklı hallerim oldu

 

Bir ara bisikletle sırtımı dayayıp kum fırtınasından korunmaya çalışırken yanımdan kamyon geçti ve onun rüzgarı da fırtınaya dahil olunca 60 kiloluk bisiklet üzerime devrildi. Bisikletin altından çıkıp ayağa kalktığımda bu defa rüzgar beni savurdu. O an ki çaresizliğime ağlamak üzereydim. Bazı anlar öyle bezdim ki, kameranın kayıt tuşuna basmaya bile üşeniyordum. Lanet olsun biran önce kurtulayım buradan diyordum. Fırtına dinip güneş kum bulutlarının arasından görünmeye başladığında ise sanki hiçbir şey olmamış gibi yüzümde salak bir gülümsemeyle yola devam ediyordum. Nihayet azim ve inançla yolculuğum en zor kısımlarından birini geçmeyi başardım ve Moritanya'nın başkenti Nouakchott'a ulaştım.

 

 Afrika'yı Afrikalıların hayalleriyle anlatıyorum

 

Söylemez, ‘Henüz yolun başında sayıldığını ifade ederken şöyle devam ediyor sözlerine “Daha önümde 50 bin kilometreye yakın gidecek yolum var. Artık üç yıl, beş yıl, kaç yıl devam eder bilemiyorum. Halen ilk günkü gibi aşkla ve heyecanla pedal çevirip hayaller dinliyorum. Afrika'yı seviyorum ve Afrika'yı Afrikalıların hayalleriyle tanımaya ve anlatmaya çalışıyorum. Onlara en büyük hayallerini sorduğumda ilk başta çok şaşırıyorlar. Çünkü bu soruyu pek duymamışlar. Cevap verirken önce zorlanıyorlar daha sonra yavaş yavaş açılmaya başlıyorlar. Onlara sadece ‘'en büyük hayalin ne?'' sorusunu sormuyorum. ‘'En büyük hayalin için ne yapıyorsun'', ‘'Hiç gerçekleştirdiğin büyük bir hayalin oldu mu'', ‘'Ülken hakkında ve Afrika hakkındaki hayalin ne'' gibi yan sorular da soruyorum. Dinlediğim hayallerin rengi, bölgeden bölgeye ülkeden ülkeye ve hatta köyden köye değişiyor. Yaşanılan toplumun sosyal, ekonomik, politik, kültürel ve eğitim durumu insanların kurduğu hayalleri direkt etkiliyor. Bir insanı ve ülkeyi tanımak istiyorsanız hayallerini sormalısınız. Çünkü kurulan hayaller, geçmişe ve bugüne ayna tutarak geleceğin nasıl şekillendirileceğinin ipuçlarını verir.''

Kıymetli arkadaşım, dostum ve meslektaşım Hasan Söylemez'e bu maceralı zorlu yolculuğunda kolaylıklar diliyorum. Başarılar diliyorum. Sağ salim ülkesine, ailesine ve biz dostlarına kavuşmayı diliyorum. Çok özlediğimi de buradan bildirir selam ve dualarıma iletiyorum.

 

Sanatalemi.net'den ‘Gezi Yazısı'Yarışması

Edebiyat Sanat ve Kültür Araştırmaları Derneği (ESKADER) güzel ve kalıcı işlerin altına imza atmaya devam ediyor. ESKADER aylık düzenli olarak yaptığı seminer, panel ve toplantıların yanı sıra edebiyat alanında yarışmalar da düzenliyor.

Geleneksel hale gelen ve sabırsızlıkla beklenen, bu yıl 7. Si düzenlenecek olan “Sanatalemi.net Edebiyat Yarışmasının”  konusu “Gezi Yazısı” olarak belirlendi.  Yarışmaya katılmak isteyenler yazılarını 25 Ekim 2017 tarihine kadar gönderebilirler.

Yarışma, Sanatalemi.net'te köşe yazısı yazan ve bugün aramızda bulunmayan rahmetli Ergun Göze, Ahmed Yüksel Özemre, Abdurrahim Balcıoğlu, Altan Deliorman, Olcay Yazıcı, Hamit Can, Ümit Fehmi Sorgunlu ve Vahap Akbaş adına düzenleniyor.

Edebiyat, iletişim öğrencileri, yazar adayları için önemli bir fırsat olan yarışmanın son katılım tarihi 25 Ekim 2017 dir. Bu tarihe kadar adaylar yazılarını gönderilebilinir.

Yarışma Şartları

Sanatalemi.net 7. Edebiyat Yarışması'na herkes katılabilir. Ancak profesyonel olan ve gezi yazısı dalında kitapları bulunan yazarlar yarışmaya iştirak edemez.

Yarışmaya gönderilecek gezi yazılarının daha önce yayımlanmamış, başka bir yarışmaya veya herhangi bir yayın grubuna gönderilmemiş olması gerekmektedir.

Yarışmacılar, yarışmaya bir eserle katılabilirler.

Yazılar Times New Roman karakteri ile 12 punto büyüklüğünde, bir buçuk satır aralığında olacaktır.

Yarışmaya gönderilecek yazılar en az 3, en fazla 5 sayfa olmalıdır.

Katılanlar, eserlerinin Sanatalemi.net sitesinde yayımlanmasını baştan kabul etmiş olacaktır.

Seçilen çalışmalar, daha sonra Sanatalemi.net'te yayımlanacaktır. Birinci, ikinci ve üçüncü eserlerin seçileceği ve ödüllendirileceği yarışmada mansiyonlar da verilecektir.

Başvuru adresi

Edebiyat yarışmasına iştirak etmek isteyenler, eserlerini elektronik posta ile yarisma.sanatalemi@gmail.com elektronik posta adresine gönderilecektir.

Arzu edenler ise mektup adresine (Edebiyat Yarışması, ESKADER, Cağaloğlu, Alemdar Mahallesi, Çatalçeşme Sokağı, İmamoğlu İşhanı, No: 4-8 Fatih-İstanbul) yazılarını ulaştırabilirler.

Yarışmaya son katılım tarihi: 25 Ekim 2017.

Sonuçlar 20 Kasım 2017 tarihinde açıklanacak, ödül töreni ise 6 Aralık 2017 tarihinde gerçekleşecektir.

 

ESENLER'DE YAZLIK SİNEMA GÜNLERİ

Esenler Belediyesi, Türk sinemasının unutulmaz yönetmenlerini en beğenilen filmleriyle anıyor. “Yazlık Sinema Günleri" ismiyle başlatılan sinema etkinlikleri sevilen sanatçı Perihan Savaş'ın katılımıyla başladı.

Esenler Belediyesi'nin, patlamış mısır ve gazoz ikramıyla renklenen etkinlikte konuşan Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu, sinema günlerinin, her vatandaşın izleyerek zihinlerinde önemli hatıralar bırakmış filmleri izleyip, geçmişi hatırlayacağı güzel bir nostalji akşamı olacağını söyledi.

 

İstanbul Fatih'te doğup büyüdüğünü belirten ünlü oyuncu Perihan Savaş ise eskiden açık hava sinemaları olduğunu ifade ederek, "Şimdi maalesef bir tanesi bile yok. Biz perşembe akşamları özellikle bayanlar ve çocuklar açık hava sinemasına giderdik. Koltuğumuzun altına oturacağımız yastıklarımızı ve çekirdeklerimizi alır, müthiş bir keyif yaşardık. Şu anda burada o keyifli günleri görüyorum." dedi.

Sevilen filmler gösterilecek

Bu yıl ilki gerçekleşecek "Yazlık Sinema Günleri"nde ilk olarak sinemaseverlerle buluşan "Sosyete Şaban" isimli filmden önce, Yeşilçam'ın sevilen oyuncusu Kartal Tibet'in biyografisi seyirciye sunuldu.

Etkinlikte sırasıyla "Gelin", "Gülen Gözler", "Selvi Boylum Al Yazmalım", "Sosyete Şaban", "Birleşen Yollar", "Reis Bey", "Çizme", "Minyeli Abdullah" ve "Süt Kardeşler" filmleri seyirciyle buluşacak.

15 Temmuz Şehitler Parkı'nda ücretsiz olarak sinemaseverlerle buluşacak filmler, 18-27 Ağustos tarihleri arasında her akşam saat 20.30'da başlayacak.